Amerika’nın ilk kadın çalışma bakanı: Frances Coralie Perkins

Yasalarla işçilerin, kadın işçilerin şartlarının iyileştirilebileceğine inanıyordu ve Amerika’daki işçilerin yararına olan tüm yasaların hazırlanmasında etkili oldu. Asgari ücret, iş sağlığı iş güvenliği ve işsizlik sigortası ve annelik yardımları onun çalışmalarıyla yasal hak haline geldi. Çalışma bakanlığı da yaptı, üniversite hocalığı da…
Paylaş:
Fitnat Durmuşoğlu
Fitnat Durmuşoğlu
fitnat.d@hotmail.com
Fitnat Durmuşoğlu      fitnat.d@hotmail.com

Yasalarla işçilerin, kadın işçilerin şartlarının iyileştirilebileceğine inanıyordu ve Amerika’daki işçilerin yararına olan tüm yasaların hazırlanmasında etkili oldu. Asgari ücret, iş sağlığı iş güvenliği ve işsizlik sigortası ve annelik yardımları onun çalışmalarıyla yasal hak haline geldi. Çalışma bakanlığı da yaptı, üniversite hocalığı da…

1880 yılında Boston’da Fannie Coralie Perkins olarak dünyaya geldi. Maine çiftçisi ve zanaatkâr olan orta sınıf Cumhuriyetçi ailede büyüdü. Fannie iki yaşındayken babası Frederick Perkins’in kırtasiye işi yapacağı Worcester, Mass.’a taşındılar. Ailesi Cemaatçiydi ve Perkins’e “Tanrı için yaşamak ve bir şeyler yapmak” fikrini aşıladı. Çocukluğu boyunca, yazları sık sık büyükannesini Newcastle, Maine’deki Perkins Family Homestead’de ziyaret ederek geçirdi.  Burayı her zaman “gerçek evi” olarak gördü ve daha sonra orada yaşadı. Frederick Perkins, aileye Yunanca öğretti ve Fannie sekiz yaşındayken Yunancayı çok iyi biliyordu. Erken yaşta okumayı öğrendi ve klasik edebiyata olan ilgisini babası teşvik etti. Worcester’s Classical High School‘daki kolej hazırlık müfredatından mezun oldu ve ardından South Hadley, Massachusetts’teki Mount Holyoke Koleji‘ne kaydoldu. Mount Holyoke’de, sınıf arkadaşları tarafından “Perk” olarak bilinen Fannie Perkins, en zorlu kurslara kaydolması için ısrar eden öğretmenleri tarafından himaye edildi. Fannie fizik alanında, yan dallarda kimya ve biyolojide uzmanlaştı. Son sömestride, hayatı üzerinde en derin etkiye sahip olacak Amerikan ekonomi tarihi dersini aldı. Tarihçi Annah May Soule tarafından verilen ders, İngiltere ve Amerika’da sanayileşmenin büyümesiyle ilgiliydi. Profesör Soule, öğrencilerinden komşu Holyoke’deki Connecticut Nehri boyunca uzanan fabrikaları ziyaret etmelerini ve oradaki çalışma koşullarını gözlemlemelerini istedi.

Fannie Perkins, 1902 yılında Mount Holyoke Koleji’nden mezun olduğunda, ailesi, uygun bir evlilik olasılığı ortaya çıkana kadar, onun evde yaşamasını, öğretmenlik yapmasını veya kilisede iş bulmasını istedi. Fannie’nin ise başka fikirleri vardı. Sosyal hizmet alanında çalışmak istiyordu fakat iş bulamadığında, Jacob Riis’in 1890 yılında New York’un gecekondu mahallelerindeki yaşamı anlattığı How the Other Half Lives’da dâhil olmak üzere bu alandaki materyalleri okumaya başladı. Sonunda, Lake Forest, Illinois’deki kızlar için seçkin bir okul olan Ferry Hall‘da öğretmenlik pozisyonu için Worcester’dan ayrıldı. Bağımsız olma amacıyla adını ve dinini atalarının bağlı olduğu Cemaat Kilisesi’nde değiştirdi.

1907 yılında Frances Perkins, Güney’den siyah kadınlar da dâhil olmak üzere yeni gelen göçmen kızların fuhuş’a yönlendirilmesini engellemek için çalışan Philadelphia Araştırma ve Koruma Derneği‘nin genel sekreteri oldu. Pennsylvania Üniversitesi Wharton School‘da ilerici ekonomist Simon N. Patten ile sosyoloji ve ekonomi okudu. 1909 yılında New York School of Philanthropy ile New York’s Hell’s Kitchen‘daki okul çocukları arasında çocuklukta yetersiz beslenmeyi araştıran bir burs başlattı ve Columbia Üniversitesi’ne sosyoloji ve ekonomi alanında Master Derecesi adayı olarak kaydoldu. “51. Devlet Okulundan 107 Çocukta Yetersiz Beslenme Çalışması” başlıklı araştırma projesi, yüksek lisans tezi oldu.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanı

1910 yılında New York Şehri Tüketiciler Birliği‘nin yönetici sekreterliğine getirildi ve Mount Holyoke’deki konuşmasında tanıştığı, kariyerinin gidişatını belirleyen Florence Kelley ile birlikte çalıştı. Çalışmaları, fırınlar için sıhhi düzenlemeler, fabrikalar için yangından korunma ve fabrikalarda kadın ve çocukların çalışma saatlerini haftada 54 saatle sınırlayan mevzuat ihtiyacına odaklandı. Çalışmalarının çoğu Albany’de, eyalet başkentinin salonlarında ve komite odalarındaydı. Orada, Meclis Üyesi Al Smith, Senatör Robert Wagner ile emek ve sosyal reformlar için etkili lobiciliğin becerilerini öğrendi.

Frances Perkins daha sonra bu deneyimle ilgili olarak şunları anlatmıştı: “Üniversiteye başladığım andan itibaren birçok kadın ve çocuğun fabrikalarda yapmak zorunda olduğu iş beni dehşete düşürdü. Çalışma saatlerini belirleyen, sınırlayan hiçbir yasa yoktu. Sağlıklarını koruyan veya iş kazalarına karşı tazminatlarını gözeten hiçbir yasal hüküm yoktu. Gençtim ve bu suistimalleri değiştirmek için reform yapma ya da doğrudan müdahale etme fikri doğdu bende.”

Frances Perkins, Chicago’dayken boş zamanlarını ve tatillerini ülkenin en eski ve en iyi bilinen yerleşim evlerinden olan Chicago Commons ve Hull House’da çalışarak geçirdi. Yoksullar ve işsizlerle birlikte çalıştı.“Hayata yönelik gereksiz tehlikeler ve yoksulluk konusunda bir şeyler yapmak zorundaydım.”

Birkaç yıl sosyal hizmet uzmanı olarak çalıştıktan sonra, okula gitmek için New York City’deki Greenwich Village’a taşındı. Frances, siyaset bilimi fakültesinden yüksek lisans derecesi aldığı Columbia Üniversitesi’nde, toplantılara ve sokak protestolarına katılarak oy hakkı hareketinde aktif oldu.

Frances 25 Mart 1911 yılında Triangle Gömlek Fabrikası yangınına tanık oldu. Yangın yerine koşan Frances Perkins, çoğunluğu genç kadınlardan oluşan 47 işçinin binanın sekizinci ve dokuzuncu katlarından ölüme atlamasını gördü. Alevler binanın üst üç katını sararken toplamda 146 kişi öldü. Triangle Gömlek Fabrikası’ndaki yangının daha sonra “New Deal’in doğduğu gün” olduğunu ilan etti. Yangına yanıt olarak, kentin fabrikalarında daha fazla trajediyi önlemek ve uygulamalar önermek üzere bir Vatandaş Güvenlik Komitesi kuruldu.

Fabrikaları işçiler için güvenli kılacak yasalar

Theodore Roosevelt’in önerisiyle Frances Perkins, vatandaşlar grubunun yönetici sekreteri olarak işe alındı. Komite yasama önerilerinde bulunmak, araştırmalar yapmak için resmi bir komisyon kurdu. Komisyonu’nun görevi çok genişti. Sadece yangın güvenliğini değil, sanayi işçilerinin sağlık ve esenliğine yönelik diğer tehlikeleri ve bunların aileler üzerindeki etkilerini araştırmak da görevleri arasında yer alıyordu. İşçi sağlığı ve güvenliği alanında tanınmış bir uzman olan Frances Perkins, uzman tanık, müfettiş ve rehber olarak hizmet vererek, yasa koyucuların, devletin, fabrika ve şantiye denetimlerinde tehlikeleri ilk elden görmelerine öncülük etti. Yasal düzenlemeler yapıldı ve yeni yasalar diğer eyaletler, federal hükümet için bir model oldu.

.

Perkins, New York Şehri Güvenlik Komitesi’ndeki konumunu, fabrikaları işçiler için daha güvenli hale getirecek yasaları savunmak, kadınların bir haftada çalışabilecekleri maksimum saat sayısını sınırlamak için kullandı ve asgari ücretin oluşturulmasını destekledi. Bu yıllarda Perkins, hazır giyim ve diğer New York City işçileri arasındaki yaygın işçi ayaklanmalarına da tanık oldu ve işçi lideri Rose Schneiderman gibi arkadaşlarından çözümün örgütlenmekten geçtiğini öğrendi. Perkins, mevzuatın “endüstriyel yanlışları düzeltmenin” en iyi yolu olduğuna inanıyordu, ancak kendi sınıfındaki birçok kadının aksine, işçi sınıfı örgütlenmesinin değerini kabul etmişti. Sosyalist Parti’ye katıldı, ancak pratik çözümlerin -sosyalistlerin daha ileri görüşlü doktrinlerinden ziyade- işçileri iyileştirmek için en iyi şansı sunduğunu düşünüyordu.

1913 yılında Paul Caldwell Wilson ile evlendi. Kendi soyadını korumayı seçti ve seçimini mahkemede savundu. Aralık 1916 yılında kızları Susanna doğdu. Susanna’nın doğumundan kısa bir süre sonra, Paul akıl hastalığı belirtileri göstermeye başladı ve evliliklerinin geri kalanında bu sorunla uğraştı. Frances, Mary Rumsey (Gençler Ligi’nin kurucusu) ve Temsilci Carolyn O’Day dâhil olmak üzere DC’deki diğer kadınlarla birlikte yaşadı. Kocası New York’ta kaldı.

1918 yılındaki valilik seçimleri, New York’ta kadınların oy kullanma hakkına sahip olduğu ilk seçimdi. Frances Perkins, Al Smith için sıkı bir kampanya yürüttü. Vali olarak seçilmesinden kısa bir süre sonra, Smith onu New York Eyaleti Sanayi Komisyonu’na atadı. New York eyalet hükümetinde idari bir pozisyona atanan ilk kadındı ve yıllık 8 bin dolarlık maaşıyla Amerika Birleşik Devletleri’nde o zamana kadar kamuda görev yapan en yüksek ücretli kadın oldu. Smith’in amacı, eyalet çalışma departmanındaki beceriksizliği ve yolsuzluğu ayıklamaktı, böylece Frances ve diğer komiserler, Fabrika Araştırma Komisyonu’nun getirdiği yasaları uygulatacaktı. Smith’in vali olarak görev yaptığı dört dönem boyunca, Frances Perkins onun en yakın danışmanı oldu. Son döneminde, onu Sanayi Komisyonuna başkanlık etmek üzere atadı.

İşsizlik sigortası onun sayesinde kabul edildi

1928 seçimlerinde, Smith kaybetti ve New York yeni bir vali, Franklin Delano Roosevelt’i seçti. Roosevelt, Frances Perkins’ten tüm çalışma departmanı için gözetim sorumluluklarıyla New York eyaleti Sanayi Komiseri olmasını istedi. Kısa süre sonra, o ve Roosevelt artan işsizlikle başa çıkmanın yeni yollarını ararken, ülkedeki önde gelen devlete bağlı işçi yetkilisi oldu.

Devletin iş bulma kurumlarını yeniden düzenledi ve genişletti, işsizlik sigortasını gündeme getirdi. Onun sayesinde Roosevelt ülkede işsizlik sigortasını kabul eden ilk kamu görevlisi oldu.

Roosevelt, 1930 yılında Perkins’i İngiliz sistemini incelemesi için İngiltere’ye gönderdi. Ekim ayında, Frances programın Amerikan versiyonu için tavsiyelerle donanmış olarak geri döndü. 1932 yılında Franklin D. Roosevelt’in Başkan seçilmesiyle Frances Perkins’in New York’taki kamu hizmeti yılları sona erdi. Ancak çok geçmeden Frances Perkins’in New York Eyaleti için geliştirdiği politikalar ve programlar tüm ulus için kullanıldı. Şubat 1933 yılında Roosevelt, Frances Perkins’ten kabinesinde Çalışma Bakanı olarak hizmet etmesini istedi.

Perkins bakanlığı sırasında bir dizi politika önceliğini belirledi. 40 saatlik çalışma haftası, asgari ücret, işsizlik tazminatı, çocuk işçiliğinin kaldırılması, işsizlik yardımı için eyaletlere doğrudan federal yardım, sosyal güvenlik, canlandırılmış bir federal istihdam servisi ve genel sağlık sigortası, bunlar arasında yer alıyordu. Roosevelt’e, bu önceliklerle anlaşmasının kabinesine katılmasının bir koşulu olduğunu açıkça belirtti. Roosevelt hepsini desteklediğini söyledi ve Frances Perkins, ülkede Başkanlık kabinesinde görev yapan ilk kadın oldu.

Sendikalar kadın çalışma bakanını kabul etmedi

.

Amerikan İşçi Federasyonu’nun başkanı William Green, kadın olduğu ve hiçbir zaman bir sendikaya üye olmadığı için onu asla bu pozisyonda kabul edemeyeceğini açıkladı. Çalışma Bakanlığı’nda çalışan bazı erkek çalışanlar da, bir kadına rapor vermek yerine istifa edecekleri tehditinde bulundu. Perkins, atanmasına yönelik eleştirilere rağmen, kongre ve işçi liderleriyle etkili çalışma ortaklıkları kurdu.

1933 yılında yaklaşık 13 milyon Amerikalı (çalışma çağındaki nüfusun %25’i) işsiz ve yüz binlercesi evsizdi. Hükümetin insanların yaşamlarının iyileştirilmesinde oynayacağı bir rolü olduğuna inanan Perkins, istihdam için Sivil Koruma Birlikleri, İş İlerleme İdaresi ve yardım sağlamak için Sosyal Güvenlik sistemi gibi federal programlar oluşturdu. Perkins, Nazi Almanyası’nın Yahudilere uyguladığı zulmün getirdiği mülteci krizine yanıt vermede de önemli bir rol oynadı. 180 bin ila 225 bin arasında mülteci, 1933 ve 1945 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri’ne girdi ve bunların çoğu Perkins’in Çalışma Bakanı olarak görev yaptığı sürede gerçekleşti.

Frances Perkins, Roosevelt kabinesindeki ilk günlerinden itibaren ülkedeki işsizleri işe geri döndürmek için kitlesel bayındırlık programlarının güçlü bir savunucusu oldu. Kongre, Roosevelt’in Perkins’ten uygulamasını istediği Sivil Koruma Birliklerini kuran yasayı çıkardı. Roosevelt, Ulusal Endüstriyel Kurtarma Yasası olan son Yüz Gün yasasını Kongre’ye sunmadan önce, Perkins onu, tahsis edilen paralardan kamu işleri için 3,3 milyar dolar ayırmaya ikna etti. Bayındırlık Özel Kurulu üyesi olarak paranın sosyal açıdan faydalı projelere harcanmasını sağlamaya yardımcı oldu: okullar, yollar, otoyol, konut projeleri ve postaneler. 1934 yılında Ekonomik Güvenlik Komitesi’ne başkanlık etmek üzere atandı ve burada, Sosyal Güvenlik Yasası olarak yürürlüğe giren mevzuat planını oluşturdu. 14 Ağustos 1935 yılında Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan Kanun, yaşlılık aylığı, işsizlik tazminatı, işçi tazminatı ve muhtaç ve özürlülere yardım sistemini içeriyordu. 1930’lar ve 1940’lı yılların başında çalışma sekreteri olarak, döneme damgasını vuran işçi ayaklanmalarında çok önemli rol oynadı. İşçilerin kendi seçtikleri sendikaları örgütleme ve işverenlere ekonomik eylem yoluyla baskı yapma haklarını sürekli olarak destekledi. Aynı zamanda Başkan Roosevelt’e eyalet ve yerel yetkililerin 1934 San Francisco Genel Grevi’ni bastırmak için federal birliklere yönelik ricalarını görmezden gelmesini tavsiye eden de Perkins’di.

1938 yılında Kongre, yine Perkins’in desteğiyle hazırlanmış, asgari ücret ve azami çalışma saatleri belirleyen ve çocuk işçiliğini yasaklayan Adil Çalışma Standartları Yasası’nı yürürlüğe koydu. Perkins’in Emek için yaptığı eylemler birçok muhafazakârı kızdırdı. 1939 yılında, Batı Kıyısı Uluslararası Uzun Kıyı ve Depo Birliği’nin komünist başkanı Harry Bridges’i sınır dışı etmeyi reddettiği için bazı Kongre üyelerinden ona karşı bir suçlama geldi. Sonuçta Bridges, Yargıtay tarafından haklı çıkınca görevden alma işlemleri delil yetersizliğinden düştü.

Cornell Üniversitesinde profesör olarak çalıştı

1945 yılında Perkins, Paris’teki Uluslararası Çalışma Örgütü konferansına ABD delegasyonunun başkanlığını yapmak için görevinden istifa etti. Roosevelt ile olan dostluğu ve çalışma ortaklığına dair anıları, The Roosevelt I Knew, 1946 yılında yayınlandı ve en çok satanlar arasına girdi. 1947 yılında Başkan Truman onu tekrar 1953 yılına kadar sürdürdüğü bir pozisyon olan Amerika Birleşik Devletleri Kamu Hizmeti Komisyonu’na atadı. Komiser olarak görevinde, sekreterlerin ve stenografların fiziksel olarak çekici olması gerektiğini savunan hükümet yetkililerine karşı çıktı ve onları hükümetteki sekreter ve stenograf azlığından sorumlu tuttu. Daha sonra Cornell Üniversitesi’nde profesör olarak görev yaptı.

Frances Perkins geçirdiği felcin arkasından 14 Mayıs 1965 yılında New York City’deki Midtown Hastanesi’nde öldü. Newcastle, Maine’deki Glidden Mezarlığı’na gömüldü.

Kaynak

Frances Perkins | Holocaust Encyclopedia https://encyclopedia.ushmm.org 

Frances Perkins (U.S. National Park Service) https://www.nps.gov

Her Life: The Woman Behind the New Deal  https://francesperkinscenter.org ›

Frances Perkins (1880-1965) – Eleanor Roosevelt Papers… https://erpapers. columbian. gwu. edu

Frances Perkins | AFL-CIO https://aflcio.org › history ›

Frances Perkins – Wikipedia https://en.wikipedia.org ›

Paylaş:

Benzer İçerikler

1974’te kadınların sendika liderliğine yardımcı olmak ve TİS görüşmelerinde kadın sorunlarına daha fazla ağırlık vermek için kurulan ilk ulusal sendikal kadın örgütü İşçi Sendikası Kadın Koalisyonu’nun (CLUW) kurucularından olan Myra, bu konferansa başkanlık yaptı. CLUW’un ilk konferansına ülke çapında 82 işçi sendikası’ndan 3.000’den fazla kadın katıldı.
İsviçre kadın hareketinin öncülerindendi. Birinci Paylaşım Savaşı sırasında Barış ve Özgürlük için Uluslararası Kadın Birliği kurucuları arasındaydı. Hem eşit oy hakkı mücadelesinde hem de kadın işçilere asgari ücret mücadelesinde yer aldı.
Eserleri Türkçeye çevrilmese de Gerda Lerner, işçi sınıfı kadınlarının tarihini yazan ve akademide kadın tarihi bölümünün açılmasını sağlayan ilk kadın tarihçidir. Yahudi, göçmen, işçi ve profesör… Christine Schmidt’in kaleminden, 2 Ocak 2013’de kaybettiğimiz Lerner’in portresini paylaşıyoruz.
Bir işçi ailesinin kızı olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren fabrikada çalışmaya başladı. Şube yöneticisi seçildi, TUC’un yönetimine giren ilk kadınlardandı. Oy hakkı mücadelesinin de içinde yer aldı.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!