Analık İzni

Analık izni, 19.yüzyılın ikinci yarısından itibaren, kadın işçilerin gündeme getirdiği taleplerden biriydi. Yasalarla düzenlenmesi epey bir zaman aldı. Türkiye’de ise yasa neredeyse işçi kadını sadece anne sıfatı ile dikkate alıyor. Tabii ki eksik hatalı düzenlemelerle.
Paylaş:
Olcay Korkmaz

Analık izni, 19.yüzyılın ikinci yarısından itibaren, kadın işçilerin gündeme getirdiği taleplerden biriydi. Yasalarla düzenlenmesi epey bir zaman aldı. Türkiye’de ise yasa neredeyse işçi kadını sadece anne sıfatı ile dikkate alıyor. Tabii ki eksik hatalı düzenlemelerle.

Ücretli İzin:

İş Kanunu 74. maddede kadın işçilerin doğumdan önce 8 ve doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir, bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir.

Örnek vermek gerekirse, kadın işçi doğuma 3 hafta kala doğum iznine çıktığında doğum öncesi kullanmadığı 5 haftayı doğumdan sonra kullanabilir. Ancak en az3 hafta önce doğum iznine ayrılmış olmalı. Doğuma 1 hafta kala izne ayrılan işçi yine 5 haftalık izinin doğum sonrasına bırakmış olacaktır.

Bahsi geçen toplam 16 (çoğul gebelikte 18) haftalık izin ücretlidir. Ancak burada ücretli izin kavramına aldanmamak gerekir. İşveren bu sürenin ücretini ödemez. İşçiye SGK geçici iş göremezlik ödeneği (raporu parası olarak bilinir) verir.

Ödenek şarta bağlı

Doğum yapan kadın işçinin bu ödeneği alması bazı şartlara tabidir:

  1. Sigortalı olması gerekiyor. Bu yazdığıma şaşırmayacağınızı düşünüyorum. Çünkü kayıt dışı çalıştırmanın yaygın olduğu düşünüldüğünde kadın işçinin öncelikle kayıtlı olarak sigortalı çalışan olması gerekmektedir.
  2. Doğumdan önceki 1 yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş, olmalıdır. Dolayısıyla eksik pirimi olanlar veya primi eksik bildirilenler de bu ödenekten yararlanamayacaklardır. (Bu konuda yasa değişikliği önerileri kadın milletvekilleri tarafından meclise getirilmiştir)

Ayrıca kadın işçiye hamilelik süresince periyodik kontroller için ücretli izin verilmesi de zorunludur. Gerekirse hamile işçi hekim raporu doğrultusunda, sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılmaz.

Doğumda veya doğum sonrasında annenin ölümü halinde doğum sonrası annenin kullanamadığı analık izni sürelerini baba kullanabilecektir.

Üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene sekiz hafta analık hali izni kullandırılacaktır.

Ücretsiz İzin:

16 veya çoğul gebelikte 18 haftalık ücretli izin süresinin tamamlanmasından sonra kadın işçinin talebi üzerine kendisine altı aya kadar ücretsiz izin verilir. Ücretsiz izin vermek konusunda işverenin söz hakkı yoktur. Yargıtay izini kabul etmediğini bildiren işverene karşı işçinin iş sözleşmesini feshederek tazminat talep edebileceğini hüküm altına almıştır.

Bahsettiğim 16 haftalık izin kıdem süresinde (kıdem tazminatı başta olmak üzere ihbar süresi ve yıllık izin hesabında) dikkate alınırken bu 6 aylık süre, kıdem süresinin hesabında dikkate alınmaz.

Kısmi Çalışma:

Analık izninin bitmesini takip eden sürede çocuğun hayatta olması kaydıyla kadın işçiye veya üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istemeleri durumunda:

  • Birinci doğumda 60 gün,
  • İkinci doğumda 120 gün,
  • Sonraki doğumlarda ise 180 gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilecektir.
  • Çoğul gebelik halinde bu süreler 30’ar gün uzayacak;
  • Çocuğun engelli doğması halinde ise bu süre 360 gün olarak uygulanacaktır.

Bu düzenlemeden yararlanan kadın işçiler, bu süreler boyunca süt izinlerinden yararlanamayacaktır. Bu sürelerin ücreti İşsizlik Sigortası Fonu tarafından aylık olarak yarım çalışma ödeneği şeklinde ödenecektir. Ödeneğin günlük miktarı günlük asgari ücretin brüt tutarı kadardır ve damga vergisi dışında kesinti yapılmayacaktır. Bu ödenekten yararlanabilmek için işçinin;

  1. Doğum veya evlat edinmeden önceki 3 yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi bildirilmiş olması,
  2. Haftalık çalışma süresinin yarısı kadar fiilen çalışması,
  3. Doğum ve evlat edinme sonrası analık hali izninin bittiği tarihten itibaren 30 gün içinde Kuruma doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma belgesi ile başvurması gerekir. Başvuruda gecikilen süre yarım çalışma ödeneği almaya hak kazanılan toplam süreden düşülerek ödeme yapılır.

İlköğretime Kadar Kısmi Çalışma:

Analık hali izin sürelerinin bitiminden sonra veya 3 yaşından küçük bir çocuğun evlat edinilmesi durumunda, mecburi ilköğretim çağının başladığı tarihi takip eden aybaşına kadar, her ikisi de çalışmak şartıyla ebeveynlerden biri kısmi süreli çalışma talebinde bulunabilir. Bu talep işveren tarafından karşılanacak ve fesih nedeni sayılamayacaktır. Kısmi süreli çalışan işçi, aynı çocuk için bir kez daha bu haktan yararlanmamak üzere, işverene en az bir ay önce yazılı başvuruda bulunmak kaydıyla dilediği zaman tam zamanlı çalışmaya geçebilecektir.

Hangi sektör veya işlerde kısmi çalışma yapılabileceği ile uygulamaya ilişkin yönetmeliğe göre :

  1. Özel sağlık kuruluşlarında ilgili mevzuat uyarınca mesul müdür, sorumlu hekim, laboratuvar sorumlusu ve sağlık hizmetinden sayılan işlerde tam zamanlı çalışması öngörülenler tarafından yerine getirilen işlerde,
  2. Nitelikleri dolayısıyla sürekli çalıştıkları için durmaksızın birbiri ardına postalar hâlinde işçi çalıştırılarak yürütülen sanayiden sayılan işlerde,
  3. Nitelikleri dolayısıyla bir yıldan az süren mevsimlik, kampanya veya taahhüt işlerinde,
  4. İş süresinin haftanın çalışma günlerine bölünmesi suretiyle yürütülmesine nitelikleri bakımından uygun olmayan işlerde

kısmi çalışma talebi işverenin uygun bulması hâlinde yapılabilir.

Dolayısıyla postalar yani vardiya halinde çalışılan işyerleri ile mevsimlik işlerde kısmi çalışma talebi işverenin kararına bırakılmıştır.

Süt İzni:

Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izni, kadın işçi tüm analık izinlerini tamamlayıp işe başladıktan sonra uygulanacak olup çocuk bir yaşına geldiğinde biter. Örnek vermek gerekirse, 8 hafta doğum öncesi 8 hata doğum sonrası ve arkasından ücretsiz izin kullanan kadın işçi çocuğu 8 aylık iken işe başladığında geriye 4 aylık süt izni hakkı kalır ki burada tatil günleri hesap edilmez. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kullanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.

Yasa işçiye 1,5 saati gün içinde bölme veya toplu kullanma hakkı vermiştir. İşçi bu durumda isten 1,5 saat geç başlayabilir mesaiye ya da 1,5 saat erken ayrılabilir. Ya da 1,5 saati bölerek kullanabilir.

Yaygın olarak hafta boyunca süt izinlerinin toplanarak bu iznin toplu bir gün şeklinde kullanıldığına şahit oluyoruz. Bu konuda işçi işveren ile anlaşmış olmalıdır. Yasa işverenin izinin toplu kullanılmasını kabul etmeye zorunlu kılmamaktadır.

İzin sonrasında işe başlama

İşverenler doğum izinin kullanılmasında özellikle ücretsiz iznin kullanılmasında kadınların en çok karşılaştıkları noktalardan birisi eski işlerine verilmemeleridir. Bu durum daha önceki yazımızda belirttiğimiz eşitlik ilkesine aykırıdır.

İş Yasası’nın 5. maddesinde gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapması yasaklanmıştır. İşveren gebelik veya doğum izni sonrasında işe başlayan işçiye ayrımcılık yaparsa, işçi dava açarak dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminattan başka yoksun bırakıldığı haklarını da talep edebilir.

Bu düzenlemenin uluslararası hukukta da dayanakları vardır. İstihdam ve Meslek Konularında Kadın ve Erkeğe Eşit Muamele ve Fırsat Eşitliği İlkesinin Uygulanmasına Dair 5 Temmuz 2006 tarihli Avrupa Parlamentosu ve Konseyi›nin 2006/54/EC Sayılı Direktifı’nin “Analık (Doğum) İzninden Dönüş” başlıklı 15.maddesinde, “doğum iznindeki bir kadının, doğum izninin bitiminden sonra işine veya eşdeğer bir pozisyona kendisi için daha dezavantajlı olmayan koşul ve şartlarda geri dönmeye ve çalışma koşullarında yokluğu sırasında yararlanmış olacağı her türlü iyileştirmeden yararlanmaya hakkı vardır” denmektedir.

Yine Türkiye’nin çekince koymadan onayladığı Avrupa Sosyal Şartının 8. maddesinde “Çalışan Kadınların Analığının Korunması Hakkı” düzenlenmiştir. Böylece Türkiye

Avrupa Sosyal Şartına taraf ülkeler, çalışan kadınların annelik durumunda korunma hakkının etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak amacıyla;

  • İşverenin, bir kadının işverenine hamile olduğunu bildirmesi ile doğum iznine ayrılması arasındaki dönem içinde veya süresi bu döneme rastlayacak şekilde işten çıkarma bildiriminde bulunmasını yasadışı saymayı;
  • Emzirme döneminde annelere, bu amaçla yeterli bir süre işe ara verme hakkı sağlamayı;
  • Hamile, yeni doğum yapmış ve çocuklarını emzirme dönemindeki kadınların gece çalışmalarını düzenlemeyi;
  • Hamile, yeni doğum yapmış ve çocuklarını emzirme dönemindeki kadınların yeraltı madenlerinde ve tehlikeli, sağlığa zararlı ya da ağır nitelikleri nedeniyle uygun olmayan diğer işlerde çalıştırılmalarını yasaklamayı ve bunların çalışma haklarını korumaya yönelik uygun önlemleri almayı; taahhüt etmiştir.
Paylaş:

Benzer İçerikler

AKP, 2018 seçimlerinde kadınların işgücüne katılım oranını yüzde 41’e yükselteceğini söylemişti. Bugün TÜİK verilerinde bile bu oran yüzde 31,7 civarında. 20 yıldır uyguladıkları kadın emek piyasalarını esnekleştirme politikalarının sonucu, zirveye çıkan genç kadın işsizliği oldu.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!