Belediye başkanı “kadınlarla çalışmak istemiyorum” dedi, işlerinden oldular

Toplamda dört kadın işçinin çalıştığı Nazimiye Belediyesi’nde kadınların tamamı işten çıkarıldı. Onlardan biri olan Nihal, belediye başkanının kendisiyle değil erkek kardeşiyle görüşüp “Ablanı işten çıkaracağım, bayanlarla çalışmak istemiyorum” dediğini söyledi.
Paylaş:

Dersim’e bağlı Nazimiye Belediyesi’nde iki buçuk yıldır çalışan 15 belediye işçisi, yerel seçimden bir ay önce işe girmiş gibi düzenlenen tebligatlarla 12 Temmuz’da işten çıkarılmıştı. Bunun üzerine DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası üyesi işçiler belediye önünde direnişe geçtiler. Hala belediye önünde direnişlerini sürdürüyorlar.

Bu süreci işten çıkarılan işçilerden Nihal Uz ile konuştuk. Ondan işçilerin iş güvencesini, iki dudağı arasına sıkıştıran CHP’li Nazimiye Belediye Başkanı Ali Emrah Tekin hakkında önemli bir şey öğrendik. Başkan Tekin, zaten dört kişi olan kadın işçileri, kadınlarla çalışmak istemediğini söyleyerek işten çıkarmış!

“Kimsenin ekmeğiyle oynamayacağım dedi”

İşten çıkarılma süreçlerini şöyle anlatıyor Nihal, “Biz 2022’nin Mart’ın 16’sında biz işe girdik. Yani yaklaşık iki buçuk yıldır çalışıyoruz. İlk başlarda başkan değişti. Zaten yeni başkan da CHP’den, eski giden de CHP’dendi. Biz dışarıdan duyum alıyorduk. ‘Sizi çıkaracaklar, niye çalışıyorsunuz’ gibilerinden. Bununla ilgili toplantılar yaptı başkan. ‘Ben kesinlikle kimsenin ekmeğiyle oynamayacağım. İşinize bakın’ dedi. ‘Dışarıdaki söylentileri dinlemeyin.’ Biz de işimize bakıyorduk. Biz otelde çalışıyorduk, üç arkadaş. Bir arkadaşı tutup, iki kişiyi, bizi çağırdılar aşağıdan ve bize tebligatları verdiler. ‘Yarından itibaren işe gelmeyecekseniz, iş haklarınız fethedildi’ diye. Bize verdikleri tebligatta biz sanki seçimden bir ay önce işe alınmışız gibi gösterildik.”

Belediye başkanı, işten çıkarılan işçilerle görüşmek istememiş. “Bire bir muhatap olmadı bizimle” diyor Nihal ve özellikle işten çıkarılan dört kadın işçi ile neden görüşmediğini Nihal’in anlattıklarını dinleyince anlıyoruz. Meğerse belediye başkanı, “kadınlarla çalışma konusunda isteksizmiş”!

“Kadın işçiyi çıkaracağını kadının erkek kardeşine söylemiş”

Bu arada kadınlarla çalışmak istemediğini de kadın işçilere değil, kadın işçilerin erkek akrabalarına söylemiş. “Biz dört bayandık. Dördümüzü de çıkardı. ‘Bayanlarla çalışmak istemiyorum’ dedi. Benim kardeşimi çağırmış. Benimle birebir görüşmedi kesinlikle. Kardeşimle konuşmuş. Kardeşimin ismi de Nihat. ‘Nihat’cığım, senin ablanı da çıkaracağım işten.’ O da sormuş, ‘neden, ablam işini hakkıyla yapan bir insan.’ ‘Ben bayanlarla çalışmak istemiyorum’ demiş. Bunu birebir kardeşime söylemiş.”

Belediyede çalışan dört kadın işçiden üçü belediye idari binasında, Nihal de konukevinde çalışıyormuş.

“9-10 maaşımız içeride…”

Yerel seçimlerin ardından işten çıkarmalar sık sık yaşanan hak gaspları… Ancak bu durum genellikle belediyeyi alan partilerin değişmesi ile yaşanırken Nazimiye’de durum biraz farklı. Bir önceki belediye yönetimi de CHP’deydi, şimdi de… Bu durumu sorduk Nihal’e… Ortaya parti içi rant kavgaları ve kendi çevresine iş alanı açma vs. durumları çıktı. Bir de belediyenin gelir sorunu olmamasına karşın işçilerin 9-10 aylık maaşlarının içeride tutulduğunu…

“Biz eski başkanla beraber yürüdük. Biz onun yanında durduğumuz için tamamen yani ondan dolayı bizi çıkardı. Tamamen bu yani, yoksa belediyenin mali geliriyle ilgili bir durum değil. Belediyenin mali durumu için biz şunu da söyledik. Zaten içeride alacağımız 9-10 maaşımız var. Biz gerekirse bunları da almayacağız, dedik. Belediye en azından kendini düzeltene kadar. Bir de dışarıdan söz verdiği insanlar var. Hani gelip bize söylüyorlar, ‘biz yanında durduk, beraber çalıştık, ona çalıştık ve bizi işe alacak’ diye. Burada insanlar genelde akraba, birbirini tanıyor. Dışarıdan söz verdiği on beş kişi var. Bizi çıkarıp onları alacaklar. Daha beklemede, bilmiyorum artık.”

“Nazimiye’de iş imkânı yok”

Kadınlarla çalışmak istemeyen bir belediye başkanı için muhtemelen “anlamı yoktur” ancak boşanmanın ardından çalışmak Nihal için oldukça önemli. “Sorumsuz bir insandı” diyor boşandığı erkek için. “Yani ne bana ne çocuklarıma bakıyordu. Ben şu anda zaten kardeşlerimin yanında, onlarla birlikte yaşıyorum. Çok ağzı bozuk bir insandı. O yüzden ayrılmak zorunda kaldım.”

Dersim’in diğer ilçelerinde olduğu gibi Nazimiye’de de iş olanakları oldukça sınırlı. Kadrolu ve güvenceli iş söz konusu olduğunda kadınlar için bu sınırlılık daha da artıyor. O yüzden 49 yaşında olan Nihal için boşanmanın ardından belediyede iş bulmuş olmak oldukça önemliymiş. Bu sayede iki çocuğuna bakabilmiş.

“Belediyeden önce çalışmıyordum. Belediyeye alımlar olacaktı. Herkes gibi ben de gidip başvurumu yaptım. Ve o şekilde çalışmaya başladım. Tabii ben eşimden ayrıyım. İki tane çocuğum var. Biri diş hekimliği okuyor, üniversite öğrencisi, diğeri de onuncu sınıf. Kimseye muhtaç olmadan bu şekilde en azından çocuğumu okutabiliyordum. Ama bizim çıkışlarımız verildi ya, bu saatten sonra biraz zor, bilmiyorum. Yani Nazmiye de küçük bir yer, iş imkânı da yok.”

“Bazen 48 saat çalıştım, mesai verilmedi”

Belediyede çalışma koşullarını sorunca, ilk olarak, “Evet, memnundum. Giden başkan, sağ olsun, bizi işe aldı. En azından onun sayesinde ekmek yiyorduk. Çocuklarıma bir şeyler yapabildim. Ama biz oylarımızı ondan yana kullandığımız için şu anda kapı dışarı edildik” dese de çalışma koşullarının ayrıntılarına girdiğimizde işin rengi değişiyor:

“Sabah 6’da gidip gece 10’da çıktığımız da oluyordu. Müşteri çok olduğu zaman, kalabalık olduğu zaman. Zaten iki arkadaştık. Birbirimize yardımcı olmak için. Ve biz hiçbir zaman mesai parası da almıyorduk. Yeri geldi, 48 saat kaldığım oldu. İki gün, hiç çıkmadan çalıştığım oldu. Normal şartlarda sabah 8, akşam 5’ti ama biz hiçbir zaman için o şekilde çalışmadık.”

“Bizi gördüklerinde başını çeviriyorlar”

Peki, şu an birlikte yürüdükleri sendika, direniş ile ne kadar ilgili? “Sendikayla birlikteyiz ama şu anda sendika yanımızda yok. Yani toplasanız bir iki kere yanımıza geldi.  Gerekçesi için de tam bir şey diyemeyeceğim. Biz buradaki arkadaşlarla, kendi çabamızla her şeyin üstesinden gelmeye çalışıyoruz.”

Peki, diğer belediye işçilerinin işten çıkarmalara ve direnişe dair yaklaşımı nasıl, diye merak ediyoruz. “Çalışan arkadaşlar bizimle görüşmüyor zaten. Yani şöyle diyeyim, bizi gördükleri zaman başkanın korkusundan selam bile vermiyorlar. Bize selam verdiği zaman onları da işten çıkacakmış gibi düşünüyorlar. Dışarıdan bizim için haksızlığa uğradığımızı söyleyen çok insan var ama yanımızda duran kimse yok.”

Gelecek konusunda kaygılı

Nihal’in kaygısı büyük. “Şöyle diyeyim, benim oğlum şu anda halen daha stajda. Staj gördüğü için çocuğumun kirasını ben gönderiyordum ama şimdi yollayamadım. Değil harçlığı, kirasını bile yollayamadım. Bekliyorum. Yani bilmiyorum nasıl olacak.”

Paylaş:

Benzer İçerikler

CarrefourSA Esenyurt depo direnişinin ikinci gününde kadın işçiler Gülşah, Emel, Perizade ve Esra ile konuştuk. Esra “Bugün onlara olanın bize de olacağını biliyoruz,” Gülşah “İçeride can güvenliğimiz yok” Emel “Bir beyaz yakalı bir kadın çalışanı taciz edebilir mi?” Perizade ise “Biz illallah ettik buradan, sesimizi duymaları gerekiyor” diyor.
Başakşehir’e bağlı Şahintepe mahallesinde, 400 günü aşkındır bir nöbet sürüyor. Çevre Bakanlığı ve bölge belediyesinin halkı mahalleden sürme girişimleri sonuçsuz kaldı. Kurdukları “Barınma Hakkı Meclisi” içinde örgütlenen Şahintepelilerin, fiili mücadelesinde kadınlar en önde. “Mahalle içindeki ve dışındaki kirli eller çekilene kadar oradayız” diyorlar.
Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı’nı değerlendiren feminist sosyolog Berfin Atlı “Esnek çalışma modeli kadınların yoksulluk döngüsünü kırmak yerine, bu döngünün derinleşmesine neden olacak” diyor.
Diyarbakır’da cami önünde Kur’an-ı Kerim okuyarak geçimini sağlayan, engelli bir oğlu olan Rojda, ‘’Ama kendime de bir dua ediyorum. İnşallah oğlum benden önce ölür diye. Bakacak kimsesi yok. Ölüm fakirlikten ve kimsesizlikten iyidir’’ diyor.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!