Beyzbolda da sendikacılıkta da en öndeydi

Olga Marie Madar’dan bahsediyoruz. Lisede spora yöneldi, yazları çalıştığı fabrikada sendikaya üye oldu. Beyzbolda işçi takımlarının kurulmasını sağladı. Kadınların atletizm ve spor yoluyla yaşamlarını dönüştürmesine ve sendika kadın komisyonlarının kurulmasına ön ayak oldu. Ölene kadar mücadele içindeydi.
Paylaş:
Fitnat Durmuşoğlu
Fitnat Durmuşoğlu
fitnat.d@hotmail.com
Fitnat Durmuşoğlu  fitnat.d@hotmail.com

Olga Marie Madar’dan bahsediyoruz. Lisede spora yöneldi, yazları çalıştığı fabrikada sendikaya üye oldu. Beyzbolda işçi takımlarının kurulmasını sağladı. Kadınların atletizm ve spor yoluyla yaşamlarını dönüştürmesine ve sendika kadın komisyonlarının kurulmasına ön ayak oldu. Ölene kadar mücadele içindeydi.

17 Mayıs 1915 yılında Pennsylvania kömür madenciliği kasabası Sykesville’de doğdu. 1930 yılında, buhran nedeniyle işlettikleri kasap dükkânı kapanınca Olga, ailesiyle birlikte Detroit, Michigan’a taşındı. Yeni bir ortama alışmakta güçlük çeken Olga, spora yöneldi. Northeastern Lisesi’nde basketbol ve çim hokeyinde başarılı oldu. 1933 yılında Northeastern Lisesi’nden mezun olduktan sonra, yazlarını üniversite eğitimini finanse etmek için Chrysler’ın Kercheval fabrikasındaki montaj hattında ve Bower Rulman fabrikasında çalışarak geçirdi. Daha sonra Detroit’in her yerinde aranan bir softbol oyuncusu oldu. Kelly Cleaner’ın takımı için bir sezon oynayan Madar, 1934 ve 1935 yıllarını Chrysler takımı için oynayarak geçirdi ve şirket, softbol becerileri nedeniyle ona bir iş verdi. Sendikal örgütlenme ile bu iş yerinde tanıştı: “O zamanlar fabrikada sendika yoktu ve işçiler işten çıkarılırken, ben beyzbol oynayabildiğim için işe almaları inanılmazdı.”  

Sendikalarda beyzbol takımları

Olga sadece şirketin beyzbol zaferleri için kullanılmayı reddederek, emek örgütlenmesine dâhil oldu. Otomobil endüstrisinin tüm alanlarında çalıştı. 11 kardeşinin tamamı Detroit otomobil endüstrisinde çalıştı ve hepsi o sıralarda büyüyüp, genişleyen United Auto Workers (UAW) (Birleşik Otomobil İşçileri) sendikasına üye oldu. Böylece sadece bir yıldız sporcu olarak değil, işçi sınıfından bir kadın olarak fark yarattı. 1936-37 sezonlarında Bower Roller Bearing takımında, 1936-38 sezonlarında Rayl şirket takımında oynadı. Bu süre zarfında, Amerikan Softbol Birliği ulusal turnuvalarında Detroit’i temsil eden softbol takımlarında da oynadı.

Olga Madar daha sonra, çok az kişinin profesyonel beyzbol oyunlarına gidecek parası olduğunu, bu nedenle UAW  gibi işçi sendikalarının takımlar ve ligler geliştirdiğini anlatacaktı. Hem erkekler hem de kadınlar, sendika tarafından örgütlenen üyeleri bir araya getirerek kendi takımlarını ve kendi liglerini kurdu. Sendikalar hem oyuncular hem de taraftarlar arasında yoldaşlık oluşturmaya yardımcı olduğu için, emek sporları liglerine kucak açtı ve para yatırdı. Olga, “UAW örgütlenmeden önce yönetim, fabrikayı sporda yarı profesyonellerle temsil ettirerek işçiler için bir şeyler yaptıkları yalanıyla kandırmaya çalışırdı. Bu, fabrika için iyi bir reklamdı ancak işçiler için pek bir şey ifade etmiyordu,” diye anlatıyordu. Sendika gazetesine verdiği röportajda ise şöyle konuşmuştu: “Birlik kurulduktan sonra profesyonellerin pek popüler olmadığı ve ayrıca çok paraya mal olduğu kısa sürede anlaşıldı”

İşçi takımlarında oynadı

Olga 1938 yılında Michigan Norman Okulu’nun (Doğu Michigan Üniversitesi) beden eğitimi bölümünden mezun oldu. Ailesinde üniversite derecesi alan ilk kişiydi. 1938 – 1939 yılları arasında, UAW Local 400 Ford ekibinde, 1939 ve 1940 sezonlarında Roman Cleanser ekibi için oynayan sendika takımlarında örgütlenme ve oynama konusunda aktif oldu. Madar için yönetim yerine iş arkadaşlarının oluşturduğu takımlarda oynamak çok daha rahattı. UAW’nin en önemli liderlerinden biri olan Olga, 1940lı yıllardan 1970li yıllara kadar UAW eğlence programlarının uzun süreli yöneticiliğini yaptı ve özellikle işçi sendikası sporlarına odaklandı.

1941yılında, Ford’un Batı Detroit’teki Willow Run fabrikasında işe başladı. Burada, UAW Local 50‘ye dâhil oldu ve yakınlardaki West-side Local 174 ve onun Walter Reuther başkanlığındaki güçlü Sosyalist Parti liderliği ile temasa geçti. Daha sonra UAW Local 50’ler Rekreasyon Departmanı’nın yöneticisi ve kadın etkinliklerinin koordinatörü oldu.

Birleşik Otomobil işin kadın yöneticisi

1941-43 sezonları boyunca birlik takımı Bomberettes için oynadı. Madar, erkek ve kadın işçiler için tiyatro ve müzik gibi eğlence programlarına ek olarak spor programı oluşturdu, daha katılımcı ve demokratik bir toplum inşa etmeye çalıştı. 1946 yılında Uluslararası Birliğin Rekreasyon Bölümü Başkanı olarak terfi ettiğinde bu idealleri uygulamaya koyma fırsatı buldu ve tecrübesini birliğin gelişen spor programlarını geliştirmek için kullandı.

Madar, ırkçılık ve faşizme karşı da işçi sınıfının parçası olarak mücadele verdi. 1947 yılında, erkek ve kadın bowling derneğinde ırk ayrımcılığını sona erdirmek için güçlü eylemsel çalışmalar başlattı. Bu eylemlerin bir sonucu olarak, Amerikan Bowling Kongresi ve Uluslararası Kadınlar Bowling Kongresi, 1952 yılında sadece beyazların üye olabildiği politikalarından vazgeçti.

Kadınlar için liderlik eğitimi

Olga Madar, 1966 yılında UAW’nin Uluslararası Yürütme Kurulu’na seçilen ilk kadın oldu. 1970 yılında da UAW’nin ilk kadın başkan yardımcısı oldu. Madar’ın çabaları sayesinde UAW, 1970 yılında Equal Rights Amendment’ın (ERA) (Eşit Haklar Değişikliği) onaylayan ilk sendikal birlik oldu. Madar, Michigan Kadın Siyasi Grup Toplantısı ve ERA’yı geliştirmek için Ekonomik Haklar Ağı da dâhil olmak üzere çeşitli komisyonlar kurdu. Yaşamı boyunca işyerinde ve toplumda kadınlara ve azınlıklara karşı ayrımcılığı ortadan kaldırmak, eşit hakları savunmak için çabaladı.

Başkan yardımcılığı yaparken sorumlulukları arasında Koruma ve Kaynak Geliştirme, Rekreasyon ve Boş Zaman Etkinlikleri, Tüketici İşleri bölümlerini yönetmenin yanı sıra büroda profesyonel olarak çalışanlara ve bölge halkına hizmet vermek de yer alıyordu. Madar, Uluslararası Birliğin daha fazla kadını istihdam etmesi gerektiğini savundu, kadınların sendikalarda yönetici pozisyonlara gelebilmesi için liderlik eğitim programları geliştirdi.

Kadın komisyonunu kurdu

1974 yılında çalışan kadınlara daha fazla söz hakkı tanınması için kurulan Coalition of Labor Union Women’ın (CLUW) (İşçi Sendikaları Kadın Komisyonu) kurucularından biri ve ilk başkanıydı. Kamuya açık oturumlarda konuşmalar yapan Madar, Michigan’daki Porcupine Dağları’nın, Uyuyan Ayı Kumul Parklarının korunması ve Erie Gölü’nün temizlenmesi için de çalıştı.

Bowling tesislerinde ayrımcılığı sona erdirmek için yapılan Fair Play In Bowling kampanyasının örgütleyicileri arasında yer aldı. Yıldız bir oyuncu olarak, emek sporları liderliğindeki çalışmaları ve işçi sınıfı kadınlarını savunması sayesinde, hem sporun hem de sendikaların, çalışan insanların, özellikle de kadınların hayatlarını atletizm ve spor yoluyla dönüştürmesini sağladı.

Yaşlı vatandaşların hakkının güçlü bir savunucusu olan Madar, ülke genelinde yaşlılar için çok amaçlı merkezlerin kurulmasına öncülük etti. Ayrıca, üye grupların yasama faaliyetlerini koordine etmek için Michigan’da bölge kıdemli vatandaş birliklerinin düzenlenmesinde liderlik rolü üstlendi. Yerel sendika emeklileri bölümünün başkanı ve UAW 1-A Bölgesi ve uluslararası birliğin danışma konseylerinin üyesi olarak yasama alanındaki faaliyetlerine devam etti.

1996 yılında Olga Madar, kalp krizinden öldü. Ülke genelindeki UAW ve çalışan kadınlar üzerinde etkileri yıllarca devam etti.

Kaynak

Olga Marie Madar | UAW https://uaw.org › biographies

Olga Madar – Alchetron, The Free Social Encyclopedia https://alchetron.com › 

Meet Olga Madar, labor unionist, feminist, and softball ringer https://www.ladyscience.com ›

Olga M. Madar – Michigan Women Forward https://miwf.org

Olga Marie Madar, 80, Pioneer For Women in Automotive Union https://www.nytimes.com ›

Paylaş:

Benzer İçerikler

ABD işçi hareketinin en önde gelen kadın örgütçülerindendi. 1919 yılında 8 bin telefon operatörü genç kadının altı gün sürdürdüğü greve öncülük etti. Kadınların evlendikten sonra da ücretli işlerine devam edebilmesi, eşdeğerde işe eşit alması ve daha iyi koşullarda çalışması için yaşamı boyunca mücadele etti.
İrlandalı göçmen bir aileden gelen Josephine Casey, düşük ücretle sağlıksız koşullarda çalışan kadınları örgütleyerek sendika kurdu. Korse şirketinde çalışırken örgütlediği grev ise kazanımla sonuçlandı. O, aynı zamanda bir eşit oy hakkı savunucusuydu…
Bir işçi ailesinin kızı olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren fabrikada çalışmaya başladı. Şube yöneticisi seçildi, TUC’un yönetimine giren ilk kadınlardandı. Oy hakkı mücadelesinin de içinde yer aldı.
Rosie Hackett, İrlanda’da 50 yılı aşkın süre sendikacılık yaptı. Kadın sendikasının kurucularındandı, binlerce kadın işçiyi örgütledi. 1913 Dublin Lokavtı’ndaki büyük grevde aktif rol oynadı. Büyük grevin 100’üncü yılında Dublin’de bir köprüye onun ismi verildi. Böylece Dublin’de bir köprüye ilk kez bir kadının ismi verilmiş oldu.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!