deprem bölgesi

Asgari ücret sürecinde esasen patronlar ve siyasi iktidar çalışanların elindeki üç kuruşu da almanın yolunu, yöntemini tartışıyor. Feride, Selime’nin talebi ise insanın beslenebileceği, ilacını ve kışın botunu, yazın penyesini alabileceği, faturalarını dert etmeyeceği bir ücret…
Kadınİşçi bir süredir deprem bölgesinde kadınların ücretli ve ücretsiz emeğini inceliyor. Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay’da kadınlarla yaptığımız görüşmeler, bölgelere göre farklılaşan ücretli çalışmanın ortak yönünün güvencesizlik ve düşük ücret olduğunu gösteriyor. Deprem sonrasında ağırlaşan ev işleri ise tüm kadınları zorluyor.
Deprem bölgelerinde LGBTİ+’lar, zaten yetersiz olan hizmetlere de erişemedi. İhtiyaçları görmezden gelindi. Barınmak için tenha köşelere, hasar almış evlerine sığındılar. Enkazdan çıkan bir trans kadın, ancak Ankara’ya geldikten sonra tedavi olabildi. Kaos GL’den Yıldız Tar’la depremin ardından LGBTİ+’ların yaşadıklarını konuştuk.
Deprem bölgesindeki adliyelerde savcı ya da hâkimlerin bulunmadığına, bazı adliye binalarının ağır hasarlı olduğuna, kolluk güçlerinin farklı işlerle uğraştığına dikkat çekilen çağrıda, “Bu koşullarda kadınları şiddete karşı koruyacak mekanizmaların nasıl işletileceği kocaman bir soru işareti olarak duruyor” denildi.
Özellikle Maraş ve Hatay’daki doğum hizmetlerinde çok büyük sıkıntılar yaşandığını aktaran hekimler, özellikli planlanma, aşı sevkiyatı ve bilgilendirici duyuruların yapılmasını istedi.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!