ekonomik kriz

İşçi ve emekli kadınlar, son zamlarla adeta ekonomik pranga içine sıkıştırıldı. Düşük ücretli sektörlerde çalışan ve cüzi bir emekli aylığı bağlanan kadınlar, bu “zam”larla açlığa ve ölüme mahkûm edildiklerini, belirtiyorlar. Konunun önemine binaen sendikacı ve işçi kadınlarla konuştuk.
Düşük ücretler, ağır çalışma koşulları, yoksullaşma 2023’de kadın işçi yaşamına damgasını vurdu. Grev ve direnişlerde kadın işçiler en öndeydi. Kadınların kadın işçilerin mücadelesi 2024’te de devam edecek. Herkese mutlu ve dayanışma dolu bir yıl diliyoruz.
Asgari ücret konusunda, konfederasyonlar açlık ve yoksulluk sınırları arasında bir ücret telaffuz ederken, siyasi partiler de kendi rakamlarını açıkladılar. Cinsiyetçi ücret politikalarıyla belleri bükülen kadınlar “hiçbir zammın hayat pahalılığına yetişemeyeceğini” söylüyorlar.
Üniversite öğrencisi Ekinsu Aktaş, ekonomik krizin de etkileriyle öğrencilerin barınma, beslenme gibi en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek, “İhtiyaçlarımızı karşılayabilmek için çalışmak zorundayız. Öğrencileri çok düşük ücretle saatler boyu çalıştırıyorlar. İş yerlerinde hem erkeklerden daha az ücret alıyoruz hem de çoğu kez cinsel tacizle karşı karşıya kalıyoruz” diyor.
Önümüzdeki dönemde küresel ve ulusal ekonomiler karmaşık ve çok sayıda zorlukla karşı karşıya kalacak. Üretim zincirlerinde kesintiler, gıdaya erişim, bölgesel savaşlar, enerji fiyatlarının ve enflasyonun yükselişi, göçler ve iklim krizi bunların başlıcaları. Bir an önce yaşamı merkeze alan, eşitliğe duyarlı, çevre yıkımının önüne geçecek ekonomik modellerin hayata geçirilmesi gerekiyor.
Gıda fiyatlarındaki artış hız kesmiyor. Kadın işçiler, eskiden bir iki kilo aldıkları meyve-sebzeyi artık taneyle bile alamadıklarını söylüyor. Bir işçi “Ürünlerin fiyatı sadece cebimizi değil, canımızı da yakar hale geldi. Tek bir öğün, bazen bir iki atıştırmalık ile tüm günü geçiriyorum. Sağlıklı beslenemiyorum” diyor.
Sri-Lanka’da büyük markalara üretim yapan kadın işçiler, pandemi sırasında korunmasız çalışarak, sağlıklarından olmuştu. Tekstil işçisi kadınlar, şimdi de ekonomik kriz nedeniyle kapanan işletmeler nedeniyle işsizlikle boğuşuyorlar.
Ped fiyatları almış başını giderken, bazı kadın grupları KDV indirimi istiyor, bazıları da ücretsiz olması doğrultusunda kampanya yürütüyor. Konunun önemine binaen bu mücadele içinde yer alan Merve Havalı ve İrem Kayıkçı ile görüştük. “Milyonlarca kadın, hijyenik pedlere ve kişisel bakım ürünlerine ulaşamıyor. Hijyenik ped başta olmak üzere zorunlu ve temel ihtiyaç olarak tanımladığımız ürünlerdeki KDV oranının indirilmesinden öte, bu ürünlerin ücretsiz ve kolay erişilebilir olması gerekiyor.” diyorlar.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!