Gebze

Kadınİşçi olarak 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü etkinliği çerçevesinde 1 Aralık Pazar günü Gebze’de buluştuk. İşyerinde, sokakta ve evde yaşadığımız şiddeti, dayanışmayı, ücretli emek deneyimlerimizi konuştuk. Erkeklerin alınmadığı bir kıraathanede yaptığımız buluşmada öne çıkan mesaj ise “Şiddetin herhangi birimizi bulmaması için her kadının dayanışmanın bir parçası olması gerekli” oldu.
Gebze’ye bağlı Yenikent muhtarı ve muhtar adayı Esengül Aktaş, kadın azalarla birlikte mahalleyi beş yıldır yönetiyor. Burası bir “Kadınlar Kenti” adeta. Pek çok kadına iş imkânı yaratılırken çocuk bakımını da ihmal etmiyorlar. Kadına yönelik şiddete karşı mücadele vermelerinin yanı sıra yaşlı kadınların belediyenin düzenlediği geziler aracılığıyla dışarı çıkmasını da sağlıyorlar.
Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi kadın işçiler, 8 Mart öncesi Gebze’de eylemdeydi: “Deprem sonrası yaşananlar ranta dayalı tek adam rejiminin ağır bir faturasıydı. Bu ataerkil sömürü düzenini değiştirecek gücümüz var.”
Kocası tarafından işkence gördü, hasta yatağından video çekerek yaşadıklarını duyurdu. Ev eksenli çalışarak hayatını kazanan Serap arkadaşımızın davası Gebze Kadın Platformu tarafından takip ediliyor… Çok geç olmadan, sahip çıkalım, duyuralım, ses verelim.
O iki çocuklu bekâr güvenlik elemanı bir kadın. Erkek ağırlıklı bu sektörde, cinsel tacize, mobbinge, şiddete maruz kaldı fakat elinden geldiği ölçüde geri durmayıp, bedenine ve emeğine sahip çıktı. Kadınlar sessiz kalmamalı ama seslerini ortaklaştıracakları bir yer de olmalı, diyor.
Dört farklı sendikalı fabrikadan çıkarıldığım günün Cuma günü olması tesadüf olabilir. Saat 17. 00’den hemen önce olması da öyle. Ama dört ayrı fabrikada dört ayrı sendika baş temsilcisine, o gün ulaşamamanın onların yoğunluğunun ötesinde bir anlamı olmalı…
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!