kadın işsizliği

Bölgede deprem öncesinde, evlere temizliğe ve bağ bahçe işlerine giden kadınların hepsi düşük ücretlerle, sigortasız çalışıyorlardı. Düzenli işlerde çalışanlar için bile asgari ücret lükstü. Temizlik işi yapanlar, şimdi de hasarlı evlerde can güvenliği tehdidiyle karşı karşıyalar.
Depremin yıktığı Hatay’da kuaför çadırı açan Semire, “Artık evsiz, işsiz ve parasızız. Ben çadırda oturmak istemiyorum. Çalışmak istiyorum. Ayakta durmaya çalışıyorum” diyor. Kadın istihdamı için acilen politika üretilmesi gerektiğini vurgulayan Semire, ”Asla pes etmeyelim, dayanışalım, birlikte mücadele edelim” çağrısı yapıyor.
Gürkan, işyerlerinde kadın olmaktan kaynaklanan sorunların çözümüne çok önem verdiklerini, bunun için parti olarak özel politikalar geliştirdiklerini anlatıyor. Eşit ücret mücadelesini de kadın emeğinin ikincilleştirilmesine karşı yürütülen bir mücadele olarak değerlendiriyor.
Kayıtdışılığın ortadan kaldırılmasıyla istihdam ve ücret eşitsizlikleri gibi temel meselelerin daha kolay çözülebileceğine vurgu yapan Çetinkaya, kreşin kadın istihdamını artırıcı rolünün yanı sıra örgütlenmenin, toplumsal cinsiyet temelli eğitimin ve kotanın önemine dikkat çekiyor.
Genel-İş’in Kadın Emeği Raporu’na göre, depremin vurduğu illerde zaten düşük olan kadın istihdamı, şimdi daha da kötüleşecek. Deprem bölgesindeki illerde istihdam edilen kadınların yarısı kayıtdışı çalıştırılıyor. Türkiye’de her 10 işsiz kadından biri deprem bölgesinde yaşıyor.
KESK Kadın Sekreteri Gevher, 8 Mart’ta iktidarın patriyarkal politikalarına karşı tüm illerde sokağa çıkacaklarını duyurdu. Çalışma yaşamındaki eşitsizliklerin depremle birlikte derinleşeceğini belirten Gevher, “Önümüzdeki sürecin kadınlar açısından güvencesizliği, bakım yükünü, şiddeti artıracağı aşikâr. Mücadeleyi yükselteceğiz” dedi.
AKP, 2018 seçimlerinde kadınların işgücüne katılım oranını yüzde 41’e yükselteceğini söylemişti. Bugün TÜİK verilerinde bile bu oran yüzde 31,7 civarında. 20 yıldır uyguladıkları kadın emek piyasalarını esnekleştirme politikalarının sonucu, zirveye çıkan genç kadın işsizliği oldu.
Sormak gerekmez mi, enflasyon ve işsizlik aşılamaz ekonomik sorunlar değilse neden bunlar aşılamıyor? İnsanlar neden “Geçinemiyoruz” diyor? Milyonlarca insan neden iş bulup çalışamıyor? Neden antidepresan kullanımı katlanarak artıyor? İnsanlar neden umutları tükenmiş halde ülkeden kaçmanın yollarını arıyor? Bunlar süfli sebep mi?
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!