ücret eşitsizliği

Bugün Dünya Eşit Ücret Günü. Birleşik Metal-İş Sendikası’ndan kadınlar bir açıklama yaparak, ücret konusunda cinsiyet temelli ayrımcılığa ve ücret farklarına, dikkat çekerek “eşdeğerde işe eşit ücret” için mücadelenin sendikal hareketin gündemine girmesini sağladılar. Ne denir ellerine kollarına sağlık…
Agrobay Seracılık, Özak Tekstil, Burda Bebek. Düşük ücretler, güvencesiz çalışma, cinsiyetçi iş ayrımı; zorla mesaiye bırakılma, hakaret, taciz, mobbing, değersizleştirilen kadın emeği… Sektörleri, şehirleri farklı da olsa, dayatılan insanlık dışı çalışma koşullarına karşı kadın işçiler direnişlerle yanıt verirken “İşyerlerinde de kadına yönelik şiddet son bulsun diye mücadele ediyoruz” diyorlar.
İzlanda’da kadınlar geçtiğimiz hafta evde, işte grevdeydi. Grev sloganı olarak ev içi emek sömürüsü ve cinsel şiddet başlığını seçmeleri önemliydi. Çünkü erkek şiddeti birçok şeyle ilgili olabildiği gibi en çok patriyarkanın ev içi ekonomi politikalarının yürütülebilmesi ile ilgilidir.
İrem’le Malatya’da tanıştık. Çocuk işçi olarak başladığı ücretli çalışma sürecinde tarım işçiliği de yapmış fabrika işçiliği de. Çalıştığı her yerde cinsiyet temelli ücret eşitsizliği ve kadına yönelik şiddete maruz kalmış. Şimdilerde “emir altında çalışmamak’ için mantar üreticiliğine başladı. Bakalım…
Yalnız olmadığımızı gördük. Temiz hava, güneş ve denizden ziyade bu hissin verdiği ferahlıkla ağır ağır Çanakkale’nin yeşilini geride bırakıp, canavar gibi ağzını açmış bizi bekleyen İstanbul’a döndük. Ama “kolay lokma” değil, birlikteyken demir leblebilere dönüşenler olarak!
“Çoğu çalışan, ne kadar kazandığı hakkında konuşmaktan hoşlanmaz. Birçoğu da konuşmaktan korkar. Ancak bu tabuyu yıkmak hayatı değiştirebilir- özellikle de kadınlar ve beyaz olmayan insanlar için.” The Guardian yazarı Coco Khan’ın haberini paylaşıyoruz.
Pazarcık’tan Asiye ile Samandağ’dan İlkay, deprem öncesi mevsimlik tarım işçisiydiler. Her türlü güvenceden yoksun çalışırken aynı işi yapmalarına rağmen erkeklerden düşük ücret alıyor, meyve toplarken can güvenliği tehdidiyle karşı karşıya kalıyorlardı. Her tarafının ağrıdığını söyleyen Asiye, “İş çıkarsa yine giderim” diyor.
AB’nin geçen ay kabul ettiği ücret şeffaflığı yönergesi ne anlama geliyor? Ücret şeffaflığı önlemleri, cinsiyete dayalı ücret farkını gerçekten azaltabilir mi? Üç ayrı üniversiteden akademisyenler Sara Benedi Lahuerta, Katharina Miller ve Laura Carlson’un birlikte kaleme aldığı değerlendirme yazısını paylaşıyoruz.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!