Evlilik nedeniyle işten ayrılmada kıdem tazminatı düzenlemesi nedir?
1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesi; evlenme tarihinden itibaren 1 yıl içinde kendi isteği ile iş sözleşmesini fesheden kadın işçilerin kıdem tazminatı alabileceğini belirtmektedir. Buna göre işveren, iş sözleşmesini “evlilik nedeniyle” fesheden kadın işçilere kıdem tazminatını ödemekle yükümlüdür. Bu hak, evlenme tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde kullanılmazsa düşecek ve bir daha aynı evlilik için kullanılamayacaktır.
Yalnızca kadın işçiler evlilik nedeniyle işten ayrılarak kıdem tazminatı alabilirler. Yani, bir erkek işçinin evlenme nedeniyle işten ayrılarak kıdem tazminatı talep etmesi mümkün değildir. Düzenleme, kıdem tazminatı ödenmesi bakımından kadının lehine bir uygulama gibi görünse de, temelinde evlenen kadınların evde olması gerektiği yönünde ayrımcı bir bakış açısı taşımaktadır. Bu durum, uygulamada kadınların işten ayrılmaya zorlanması, evlilik sonrası çalışma hayatından uzaklaştırılması ve ev içi hayata mahkûm edilmesi gibi sonuçlar doğurabilmektedir.
Yeniden işe girmek kıdem tazminatı ödenmesine engel midir?
Düzenlemenin 1 yıllık süre ile sınırlandırılmış olması, bu süre içerisinde kadın işçinin yeniden işe girmesi, boşanması veya yeniden evlenmesi durumlarında kıdem tazminatının ödenip ödenemeyeceği sorusunu gündeme getirmektedir.
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından 2020 yılında verilen karara göre; evlilik nedeniyle fesih hakkını kullanan kadın işçinin ara vermeden başka bir işyerinde işe başlaması, hatta aynı gün kamuya atanmış olması dahi kıdem tazminatı ödenmesine engel değildir[1].
Buna göre kadın işçiler, evlilik nedeniyle iş sözleşmesini feshin ardından ara vermeksizin başka bir işyerinde işe başlayabilir ve bu durum kıdem tazminatı ödenmesinin önünde engel teşkil etmez.
İş Kanunu’nda da bu hususla ilgili herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. Bu nedenle, işveren işçinin başka bir yerde işe başladığını sebep göstererek kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünden kurtulamaz.
Kadın işçinin işten ayrıldıktan sonra boşanması veya yeniden evlenmesi durumunda kıdem tazminatı ödenir mi?
Evlilik nedeniyle iş sözleşmesini feshettikten sonra boşanmak, kıdem tazminatı hakkını engellemez. Benzer şekilde, evlilik nedeniyle işten ayrıldıktan sonra boşanan ve yeniden evlenen kadın işçi de kıdem tazminatını alma hakkına sahiptir. Özetle, bu düzenlemeyle evli kadın işçiler, kıdem tazminatı hakkını kaybetmemek için evli kalmak gibi bir zorunluluğa sahip değildir.
Burada kıdem tazminatı talep etmek, evlilik tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde evlilik nedeniyle iş sözleşmesini feshetme şartına bağlanmıştır ve bunun dışındaki koşullar bu hakkı etkilememektedir.
Kıdem tazminatı hangi durumlarda talep edilemez?
Kıdem tazminatı hakkı kötüye kullanıldığı takdirde, bu hak hukuken korunmaz ve kıdem tazminatı hakkı elde edilemez. Örneğin, kıdem tazminatı alabilmek için gerçeğe aykırı biçimde yapılan evlenme ve boşanmalar hakkın kötüye kullanımı niteliğindedir. Benzer şekilde, kıdem tazminatı almak amacıyla aynı gün işyerinden çıkış ve giriş işlemi yapılması da bu kapsamda değerlendirilir. Ancak Yargıtay kararında da değinildiği gibi; hakkın kötüye kullanılması söz konusu değilse, aynı gün yeniden işe girmek, yeniden evlenmek veya boşanmak gibi durumlar kadın işçilerin kıdem tazminatı alma hakkını engellemez.
[1] Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, K. 2020/4173.