İş yerinde cinsel taciz kırmızı halıdan çok mavi yakanın sorunu*

“Cinsel taciz, istismar ve tecavüzün en ağır şekliyle film endüstrisinde mi yaşandığını düşünüyorsunuz? Hayatınızı bir de temizlik işçisi, garson ya da düşük ücretli "kadın işi" olan herhangi bir işle idame ettirmeyi deneyin. Bu meslekleri yapanlar çok az hak ve çok az telafi şansı ile rutin istismarla karşı karşıya.” diyor Hazards Magazine** editörü Rory O'Neill. Hazards İngiltere’de çıkan uluslararası muhabirler ağına sahip sendika dostu bir dergi. Yararlı olacağını düşünüp makaleyi kısaltarak çevirdik.
Paylaş:
H. Sevim Işık Bäro
H. Sevim Işık Bäro
sevimisis@gmail.com
Sevim Işık Bäro    sevimisis@gmail.com

“Cinsel taciz, istismar ve tecavüzün en ağır şekliyle film endüstrisinde mi yaşandığını düşünüyorsunuz? Hayatınızı bir de temizlik işçisi, garson ya da düşük ücretli “kadın işi” olan herhangi bir işle idame ettirmeyi deneyin. Bu meslekleri yapanlar çok az hak ve çok az telafi şansı ile rutin istismarla karşı karşıya.” diyor Hazards Magazine** editörü Rory O’Neill. Hazards İngiltere’de çıkan uluslararası muhabirler ağına sahip sendika dostu bir dergi. Yararlı olacağını düşünüp makaleyi kısaltarak çevirdik.

Siyaset, medya ve eğlence sektöründen manşetlere konu olan cinsel taciz / şiddet vakaları sadece başlangıç.

İş yerinde cinsel taciz, medyanın ilgisini çekemeyecek kadar sıradan (!) olduğu gibi yardım isteyemeyecek kadar çok korkan birçok kadın için çalışma hayatının günlük bir gerçeğidir.

İşçi Sendikası Kongresi’nin (The TUC[i]) Ağustos 2016’da the Everyday Sexism Project[ii] (her gün cinsiyetçilik projesi) iş birliği ile yayınladığı “Hala ‘latife yaptım işte’ mi? İş yerinde Cinsel Taciz[iii]” adlı araştırmaya göre, çalışan kadınların yüzde 52’si iş yerinde cinsel tacize maruz kalıyor. Araştırma, cinsel taciz / şiddete maruz kalan kadınların yüzde 79’unun işverenlerine durumu bildir(e)mediklerini de gün yüzüne çıkarıyor.

İktidar ve Öykü

Hollywood’un ünlü yıldızlarının, sektörün güçlü isimlerinden Harvey Weinstein’i ifşa etmeleri, ABD’deki cinsel şiddet ve istismar sorununa geniş ilgi çekmişti. Ama mağdur ünlü değilse öykünün gidişatı da başka oluyor. New York’ta otel temizlik işçiliği yapan göçmen bir kadın, Nafissatou Diallo örneğinde olduğu gibi. 2011’de maruz kaldığı vahşi cinsel saldırıyı ifşa etmesi, o zamanki Uluslararası Para Fonu (IMF) başkanı Dominique Strauss-Kahn’ın istifasına ve tutuklanması ile sonuçlanmıştı. Buna rağmen Diallo’nun namusu ve göçmenlik statüsü sorgulanmıştı.

TUC’un araştırma sonuçlarının birçok cinsel taciz vakasının kayıt dışı kaldığını göstermesi şaşırtıcı değil. Fail genellikle bir müşteri, iş yeri sahibi veya yönetici… Güç ilişkilerinin yarattığı kıskacın yanı sıra pek çok saldırının kapalı kapılar ardında gerçekleşmesi, cinsel şiddete maruz kalan çalışanların konuşabilecekleri güven ortamından, destekten veya doğrulayıcı kanıtlardan çoklukla yoksun kalması da demek.

Sorun görünür olmasa da yaygın ve gerçek. BBC News’ün 2017’de yürüttüğü anket çalışmasına göre[iv], kadınların beşte ikisi işyerinde cinsel şiddete maruz kalıyor. Ama mağdurların yalnızca dörtte biri resmi şikâyette bulunuyor. Serbest ve esnek çalışanlar, başka bir deyişle daha az güvenceye sahip olanlar ise sabit işi olanlara oranla iş yerinde cinsel şiddete daha fazla maruz kalıyor.

Gender, Work & Organisation dergisinde yayınlanan Avustralya’daki beş yıldızlı otellerde çalışan kadın işçilerle yapılan görüşmelere dayanan 2015 tarihli bir araştırma[v], işlerin hemen hemen hepsinin en az bir müşterinin cinsel tacizine maruz kaldığını ve cinsel şiddetin yaygınlığını ortaya çıkardı. Araştırmanın dikkat çekici sonuçlarından başka biri ise şu: “Konaklama sektörü çalışanlarının düşük statüsü, onları özellikle savunmasız hale getiriyor. Failin elindeki iktidar, cinsel tacizin kritik bir bileşenini oluşturuyor.”

ABD’deki restoran çalışanlarının çalışma koşullarını iyileştirmek için kurulan bir ağ olan Restoranlarda İstihdam Merkezleri Birliği[vi]’nin 2014’te yayınladığı bir raporu, garsonların yüzde 80’inin cinsel tacize uğradığını gösterdi. Aynı yıl ABD Ulusal Kadın Hukuk Merkezi’nden bir rapor, kadın inşaat işçilerinin yüzde 88’inin de cinsel tacize uğradığını ortaya koydu.[vii]

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)’nün 2016 raporu, ‘Mesleki Şiddetin Ele Alınması: Toplumsal cinsiyet merceğinden bakıldığında kavramsal ve politik hususlara genel bir bakış’[viii], şunları kaydetti: “Bildirilen cinsel taciz vakaları, vuku bulananlara oranla oldukça az. Cinsel şiddet, diğer şiddet biçimleriyle kesişebilir veya psikolojik şiddet gibi daha geniş bir kavrama dahil edilebilir. Özellikle de cinsel tacizden veya cinsiyetçi yaklaşımdan şikâyetçi olanlar damgalanıyorsa.”

Taciz Yaralar

İş yerinde cinsel tacizin sonucu olarak, tacize maruz kalan çalışanlar fiziksel ve ruhsal acı çekerler.

Journal of Community Health[ix]‘de yayınlanan 2015 tarihli bir araştırma, ABD’deki işyerlerinde taciz ile psikolojik ve fiziksel sağlık arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Araştırma, tacize uğrayan çalışanların psikolojik ve fiziksel pek çok rahatsızlık deneyimlediğini belgelemiştir[x].

2017’de Danimarka’da yapılan bir bilimsel araştırma da depresyon ve iş yerinde cinsel taciz ilişkisini belgelemiştir[xi]. Araştırmanın ortak yazarlarından Dr. Ida Madsen’ın dikkat çektiği noktalardan biri, özellikle bakım emeği ya da sosyal alanlarda hizmet sunulan iş yerlerinde, çalışanların hizmet verdikleri kişilerce taciz edilmesinin “işin bir parçası” olarak görülmesi eğiliminin varlığı idi. Madsen, bunun asla kanıksanmaması ve görmezden gelinmemesi gereken bir gerçeklik olduğunun da altını çizdi.

Tacize Boyun Eğmemek

ABD’de, işyerinde cinsel taciz konusunun üstündeki örtüyü kaldıran Harvey Weinstein skandalıydı. Birleşik Krallık’ta ise, milletvekillerinin araştırmacılara, sekreterlere ve parti aktivistlerine yönelik taciz edici davranışlara bağlayan bir dizi skandalla birlikte politikacıların davranışıydı.

Kasım 2017’de savunma bakanı Michael Fallon’un istifasına yol açan cinsel taciz ifşaları, milletvekilleri ve lordlar tarafından istihdam edilen çalışanlara yönelik bir anket çalışması ihtiyacı doğurdu.  Çalışmanın sonuçları birçok personelin zorbalık ve baskıya maruz kaldığı ‘toksik’ bir çalışma ortamını ortaya çıkardı. Çalışmaya göre; milletvekilli çalışanları sendikasının resmi olarak tanınmaması, sendika temsilcilerini, son skandalların ardından kurulan taciz karşıtı çalışma grubunun toplantılarına katılmak için resmi olmayan izin görüşmeleri yapmak zorunda bıraktı.

Weinstein’ın ifşa edilmesi ve ardından hüküm giymesi, Birleşik Krallık eğlence ve medya sendikalarının devam eden taciz karşıtı kampanyalarına yeni bir ivme kazandırdı. Oyuncular sendikası Equity, tiyatro, film, TV, ses ve yeni medya endüstrilerinde cinsel taciz ile mücadele ve ifşa etme korkusuyla mücadele etmenin pratik yolları hakkında bir araştırma başlattı ve endüstrinin “casting yatağı” kültürüne meydan okudu[xii].

New York otel işçisi Nafissatou Diallo davası, güçlü örgütlü yapısı ile New York City otel işçileri sendikası sayesinde gündeme gelebildi.

Konu cinsel taciz olduğunda, işçiler sendikaların desteğine ve savunmasına ihtiyaç duyarlar. Sendikalar, işçi temsili görevlerini, iş yerinde cinsel tacizi önleme çalışmaları ile bir arada yürütmelidir.

İşyerinde cinsel taciz, şiddet ve iktidar ile ilgilidir. Bunu durdurmak için sendikaların gücüne ihtiyacımız var.

Cinsel Tacize Karşı Sendikal Koruma

.

TUC, sendikaların tüm işçilerin tacizden uzak bir şekilde çalışabilmelerini sağlamada çok önemli bir rolü olduğunu söylüyor. Sendika temsilcilerinin cinsel tacizi ele alma kılavuzu[xiii] şunlara dikkat çekiyor: “Tüm sendika görevlileri, cinsel taciz vakalarında üyeleri nasıl destekleyecekleri ve temsil edecekleri konusunda eğitim almalıdır. Bu eğitim, cinsel tacizle ilgili ayrımcılık yasası, mağdura anlayışlı ve destekleyici yaklaşım ve mağdurların -tanıkların bilgileri de dahil olmak üzere- herhangi bir olayın kaydını tutmasının nasıl sağlanacağı konusunda eğitimi içermelidir.”

TUC’un hazırladığı rehber, sendika temsilcilerini “hem failin hem de mağdurun sendika üyesi olduğu” cinsel taciz vakalarıyla nasıl başa çıkılacağı konusunda net olmaya çağırıyor. “Sendikaların, şikâyette bulunanın uygun şekilde temsil edilmesini nasıl sağlayacakları konusunda net politikaları olmalıdır. Bir sendika temsilcisinin yapabileceği en önemli şeylerden biri, işverenlerinin cinsel tacizi önleme ve bunlarla başa çıkma politikalarına sahip olmasını sağlamaktır.”

2010 Eşitlik Yasası, cinsel tacizi, birinin haysiyetini ihlal etme veya onlar için göz korkutucu, düşmanca, aşağılayıcı, küçük düşürücü veya saldırgan bir ortam yaratma amacı veya etkisi olan cinsel nitelikteki istenmeyen davranış olarak tanımlar.

Failin, bir yorumun veya eylemin şaka veya iltifat amaçlı olduğunu iddia etmesi, cinsel taciz davasında savunma değildir. Tacizin, şikâyet eden kişiye yönelik olması da gerekmez. Araştırmalar, cinsel tacize tanık olmanın bile sağlığınız için kötü olabileceğini göstermiştir.

*Bu yazıdan bizi haberdar eden ve yayına hazırlamamızda bize destek veren Aslı Odman’a teşekkür ederiz.

**Hazards Magazine

Hazards Magazine’in hali hazırdaki editörü olan Rory O’Neill’in bu yazısını kısaltarak tercüme ettik. (Hazards Magazine, Sayı: 240, 2017) Yazının orijinaline buradan ulaşılabilir: https://www.hazards.org/violence/notok.htm

Hazards Magazine[xiv], ilk defa 1976 senesinde Hazards Bulletin adı altında çıkmaya başlayan, Birleşik Krallık’taki sendika sağlık ve güvenlik temsilcileri için sendikaların tavsiye ettiği, üç ayda bir matbu ve dijital olarak çıkan bağımsız bir dergidir. 1974’te İngiltere’de İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kanunu’nun çıkması ile harlanan tartışma ortamına, Britanya Bilimde Sosyal Sorumluluk Cemiyeti üyeleri (British Society for Social Responsibility in Science (BSSRS) olarak ‘Halk İçin Bilim’ (Science For People) dergisini çıkaran Charlie Clutterbuck, Alan Dalton and Tony Fletcher’in inisiyatifi ile yayın hayatına başlamıştır. Hazards, bir RSS beslemesi olarak sendika web siteleri için sağlık ve güvenlik haber başlıklarını sağlayan LabourStart[xv] ile birlikte bir NewsWire geliştirmiştir.

Hazards, uluslararası büyük ödüller kazanan tek bağımsız, sendika dostu dergidir.  Sendikal  çalışmayı kolaylaştırmak için bilgi ve bilgi kaynakları sağlar. Rory O’Neill editörlük ve yazarlık, fotoğrafçı Jawad Qasrawi yöneticilik görevlerini üstlendiği Hazards, küresel sendika muhabirleri ağı kullanarak dünyanın her yerinden bilgiye her yerde ulaşım imkânı sağlıyor.

[i] https://www.tuc.org.uk/

[ii] https://everydaysexism.com/

[iii] Araştırmanın orijinal adı: “Still just a bit of banter? Sexual harassment in the workplace in 2016” https://www.tuc.org.uk/sites/default/files/SexualHarassmentreport2016.pdf

[iv] https://comresglobal.com/polls/bbc-sexual-harassment-in-the-work-place-2017/

[v] https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/gwao.12064?campaign=wolearlyview

[vi] https://rocunited.org/

[vii] https://nwlc.org/press-releases/women-make-only-2-6-percent-construction-workers-and-experience-high-levels-sexual-harassment-new-report-shows/

[viii] http://www.ilo.org/gender/Informationresources/Publications/WCMS_535656/lang–en/index.htm.

[ix] https://www.apa.org/pubs/journals/releases/ocp-ocp0000054.pdf

[x] https://link.springer.com/article/10.1007/s10900-014-9971-2

[xi] https://bmcpublichealth.biomedcentral.com/articles/10.1186/s12889-017-4669-x

[xii] https://www.economist.com/international/2017/10/21/sexual-harassment-at-work

[xiii] https://www.tuc.org.uk/sites/default/files/sexualharassmentguideforreps.pdf

[xiv] Hazards (magazine) – Wikipedia

[xv] LabourStart: Where trade unionists start their day on the net.

 

Paylaş:

Benzer İçerikler

70 gündür fabrika önünde direnen Polonez işçileri kadın örgütlerini ve feministleri dayanışmaya çağırıyor. Bu çağrıyı ilettiğimiz ve iletimize cevap veren kadın örgütleri “boykot ve dayanışma eylemleri yapalım” fikrinde ortaklaşıyor. O halde gelin Polonez’de kadın işçilerin taleplerini yaygınlaştırıp, seslerine ses katalım…
ABD’de Otel ve Restoran İşçileri Sendikası sekiz şehirde 25 otelde greve gitti. Sayıları 10 bini aşan otel hizmetlilerinin temel talepleri, ücretlerin yükseltilmesi ve haftada birkaç güne indirilen otel temizliği hizmetinin eskisi gibi her gün yapılması…
Türk-İş dün 81 ilde “Zordayız, geçinemiyoruz” diyerek eylem çağrısı yaptı. Ancak işçiden habersiz, fabrika ve işyerlerinden uzak bir eylemden beklenileceği üzere zayıf görüntüler ortaya çıktı. İstanbul’daki eylem bunun en sarih örneği oldu.
Bornova’da üretim yapan Kristal Yağ işçilerinin asgari ücrete tepkileri sert oldu. TİS masasından kalkan işçiler bir ayı aşkın süredir grevdeler. Emekçilerin market alışverişlerinde yaşadıkları adeta bir trajedi. Poşetleri neredeyse boş. Kristal Yağ Fabrikası işyeri temsilcisi Gülnaz’la görüştük.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!