Kadınlar vajinismusu kamusal alanda konuşabilmeli

“Yatak Odasındaki Kalabalık Türkiye’de Kadınların Vajinismus Deneyimleri” Metis yayınlarından Haziran 2021’de yayınlandı. Kitabın yazarı Yeliz Turan Yunusoğlu özel alanın konusu olduğu düşünülen vajinismusu kamusal alanda konuşarak bu konuda feminist politika inşa edilebileceğini düşünüyor.
Paylaş:
Seval Öztürk
Seval Öztürk
sevalozturk18@gmail.com

Yatak Odasındaki Kalabalık” ismiyle çıkan kitabınızda kadınların vajinismus deneyimlerini anlatıyorsunuz. Öncelikle bu konuyu çalışmaya nasıl karar verdiniz?

Vajinismus konusunda yaptığım araştırmalar, bu konuyu çalışmaya karar vermemin çok öncesine dayanıyor ve önceki araştırmalarımın akademik çalışma için yapılan araştırma niteliğinde olmadığını da söylemem gerekir. Kulağıma sıklıkla gelen bu konuyu öncelikle bir kadın olarak öğrenmeye ve anlamaya çalıştım. Vajinismus benim için o kadar gerçek o kadar hayatın kendisiydi ki sanırım konuyu benimsememde ve akademik çalışmaya dönüştürmemde en çok etkili olan bu farkındalığım oldu.

Kitabınızda bahsediyorsunuz fakat henüz okuyamayanlar için örneklem bulmakta ve sahada yaşadığınız zorluklar nelerdi?

Kadınlar her ne kadar kendi aralarında cinsellikten şaka yollu bahsetseler de deneyimlerini paylaşmak, hele ki vajinismus gibi olumsuz olarak deneyimledikleri bir durumu biriyle paylaşmak onlar için kolay olmuyor. Zaten vajinismus yaşayan kadın cinsel olarak aktif olduğunu ve cinselliği yaşadığını da düşünmüyor. Dolayısıyla arkadaş ortamında bile paylaşacakları deneyimleri yok gibi geliyor onlara. Ayrıca, ilk cinsel birleşme sıklıkla “kadın olmak” ile ilişkilendirildiği için vajinismus olan kadının “kadın”lık imajı sarsılıyor. Yani kadın başta böyle düşünmese bile o zorlu süreç kişinin kadınlığını sorgulamasına kadar gidiyor. Durum böyle olunca vajinismusu konuşmak hiç de kolay olmuyor. Bu şartlar altında ben de kadınlara ulaşmakta epey zorlandım. Aylar hatta yıllar sonra on bir kadın ile görüşme yapabildim. Vajinismusa dair bu suskunluk araştırmamın ilk ve en önemli sonucuydu benim için.

Hastalık olarak görülen bu durumu sosyal bilimlerden gelen araştırmacı kimliğimle çalışmam da pek kolay olmadı. Bu konuyu çalışmaya yetkim olmadığına dair söylemler zaman zaman beni uğraştırsa da sahada kadınlarla çok iyi bir iş çıkardık. Bir kez birbirimizi anlamaya çalışınca sahada yaşadığım tüm zorlukların üstesinden birlikte geldik.

Hastalık veya bozukluk değil

Kadın cinselliğinin tıbbileştirilmesinde Türkiye’de ne gibi sorunlar var, siz bu konuyu çalışırken nelerle karşılaştınız?

Kadın dışında herkesin söz sahibi olduğu bir alan cinsellik. O yüzden kadınların cinsel deneyimleri birileri tarafından kolayca istenildiği yönde tanımlanabiliyor. Vajinismus da böyle bir konu bence. En çok tıbbın söz sahibi olduğu bu konuda kadına fikri pek sorulmuyor. Penis vajinaya girmiyorsa bu her koşulda “hastalık” ya da “bozukluk” olarak ele alınıyor. Halbuki her kadın vajinal ilişkiyi yaşamak zorunda değil. Vajinal ilişki yaşamayan/yaşayamayan kadınlar eksik ya da kusurlu değiller. Ayrıca cinsel ilişkiye girememenin birçok sebebi olabilir. Erkeğe ilgi duymayan ve cinsel yönelimini ve kimliğini açıkça ifade edemeyen kadınlar da vajinismus yaşıyorlar mesela. Cinsel ilişkiye girmeyi istemiyorlar çünkü. Ancak ilişkiye girmek bir dayatma gibi olduğu için her ne sebeple olursa olsun bu konuda “başarısız” olan kadınlar hasta olarak algılanıyor.

Çalışma esnasında ve kitap yayımlandıktan sonra vajinismusu farklı şekilde deneyimleyen kadınlarla karşılaştım. Bu kadınları “hasta” olarak düşünmektense onları dinlemekte ve anlamakta fayda var diye düşünüyorum çünkü her kadın için penisin vajinaya girmemesi bir sorun değil. Hatta bazıları için normal ve istenen bir durum bile olabiliyor. O yüzden bu konuyu hastalık olarak görmeden, farklı bakış açılarıyla anlamak ve yorumlamak gerektiğini düşünüyorum.

Araştırmanızın sonuçlarını göz önünde bulundurarak sizce vajinismusun oluşumunun arkasında yatan sebepler nelerdir?

Bu konuda her gün yeni bir deneyime şahit oluyorum ve yeni bilgiler öğreniyorum. Sanırım sonu gelmeyen bir öğrenme süreci benim için. Ancak şimdiye kadar karşılaştığım sebeplerin ortak noktası ataerkil düzende kadın cinselliğinin bastırılması, susturulması ve kısıtlanması bence. Belli bir yaşa kadar bu düzene ayak uydurmaya çalışan kadınlar ilk cinsel birleşmede haliyle zorluk yaşayabiliyorlar. Sosyalizasyon süreçleriyle oldukça ilintili olduğunu düşündüğüm vajinismus öte yandan partnere karşı bir tepki olarak da yaşanabiliyor. O yüzden vajinismusun sebeplerini düşünürken duruma farklı pencerelerden bakmakta yarar görüyorum.  

Fahiş fiyatlarla terapiler

Görüştüğünüz kadınların vajinismus tedavisi sırasında karşılaştığı zorluklar nelerdi?

Kliniklerin kapısından girmek bence karşılaştıkları ilk sorun. Neden vajinal ilişkiye giremediklerini anlamaları ve bu durumun çözülmesini istiyorlarsa yardım arayışına girmeleri zaman alıyor. Bu konuda cesaretlerini kıran bilgiler, yakınlar ve yanında durmayan eş/partner de tedavi sürecinde yaşadıkları zorlukların en önemli sebepleri. Cesaretini toplayan kadınlar kliniklere başvuruyorlar ancak kapıdan girmek yine kolay olmuyor çünkü fahiş fiyatlarla terapiler/tedaviler yapılıyor. Birçok kadının tedaviyi karşılayacak bütçesi yok maalesef. Gözlemlediğim kadarıyla kendi çabalarıyla, kimse ile bu durumu paylaşmadan bir şeyler yapmaya çalışmak iyi olma sürecinde kadınları yoruyor.

Sizce vajinismusun feminist politikası nasıl inşa edilir, feminist hareketin bu noktada rolü nasıl olmalı?

Özel alanın konusu olduğu düşünülen vajinismusu kamusal alanda konuşmak ile feminist politika inşa edilebilir diye düşünüyorum. Gündelik hayatta karşılaştığımız öğretilere verilen bir yanıt olan vajinismusu kadın bakış açısıyla ele almak feminist hareketin bir sorumluluğu olmalı. Bunu yaparken de vajinismusu bir “kadın sorunu” olarak görmemek lazım. Kadının yatak odasındaki davetsiz misafirleri de bu konuyu tartışırken göz önünde bulundurmak feminist politika inşasında önemli olacaktır.

Paylaş:

Benzer İçerikler

Gösterilecek içerik bulunamadı!
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!