Haklarımız Var

İşten çıkış kodu işsizlik ödeneğinden yaralanmada belirleyicidir. Ama çıkış kodu işverence serbestçe bildiriliyor ve denetlenmiyor. Oysa işverenlerin çıkış bildirimi yaparken nedenini ortaya koyan somut belgeler sunması, bildirimin sıkı bir denetimden geçirilmesi gerekir.
1999 yılında çıkarılan 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’yla işsiz kalan ve belirli şartları taşıyan işçilere 6-10 ay arası işsizlik ödeneği verilmesi düzenlemesi getirildi. Aradan geçen 22 yıllık sürede fon amacına aykırı bir biçimde, işverenlere teşvik ve devlet projelerinin desteklenmesinde kullanıldı. Arkadaşımız Olcay Korkmaz üç yazılık bir diziyle işsizlik sigortası meselesini inceliyor.
‘Kod 29′ şimdiki hali ile Kod 42-43-44-45-46-47-48-49 ile çıkarılan işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeyecek, işçi işsizlik sigortasından da yararlanamayacak. İşçilerin haklarını kısıtlayan İş Yasası’nın 25/2. Maddesinde değişiklik yapılmadan hak kayıplarının önüne geçilmesi mümkün değil.
Sözleşmenin kaldırılmasının bir tehlikesi de aile arabuluculuğunun yürürlüğe konulmasıdır. Sözleşmeye aile arabuluculuğuna engel teşkil ediyordu. Sözleşmenin kaldırılması ile birlikte aile arabuluculuğu dillendirilmeye başlandı. Şiddet gören ile şiddet uygulayan bir araya getirilecek ve uzlaştırılmaya çalışılacak.
CEDAW şiddeti de içinde barındıran kadına yönelik her türlü “ayrımcılık” konusunda aklımızdan çıkarmamamız gereken bir sözleşme. İşyerinde maruz kaldığımız cinsel taciz, şiddet ve mobbing gibi fiiller başvuru konularından bazılarıdır.
Ülkemizde corona vakasının ilk tespitinin (resmi açıklamalara göre) birinci yılını doldurduk. Bu bir yıl içinde sağlık alanında ciddi sıkıntılar yaşanırken işçi aleyhine yasal düzenlemeler de hız kazandı. Ücretsiz izin dayatması, telafi çalışması, kısa çalışma uygulaması ve giderek artan tazminatsız işten çıkarmalar bunların başında geliyor.
İş Sağlığı ve Güvenliği alanında hem 6331 Sayılı Kanun hem de 4857 Sayılı Kanun’da kadın işçiler ile ilgili düzenlemeler hamilelik ve doğum sonrası süreç ile ilgilidir. Daha önce kadın işçilerin çalıştırılacağı işler bir yönetmelik ile belirlenmişti, bu yönetmelik yürürlükten kaldırıldı.
Teknoloji kullanımının çalışma hayatı ile özel hayat arasındaki sınırları belirsizleştirmeye devam ettiği çağımızda, işçinin mahremiyetinin dikkatle korunması için aktif çaba gösterilmesi gerekir.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!