Sermaye ve devlet emeklileri yoksullaştırıyor

“Emekli ücretleri taban ücretlere doğru çekildiği gibi cinsiyetler arası eşitsizlik yeterince dillendirilmese de emeklilik maaşlarının eşitsizliğinin nedenleri arasında. Geldiğimiz aşamada bu konularla ilgili talepler ve somut öneriler üretilip acilen gerekli adımlar atılmalı.”
Paylaş:
Gülfer Akkaya
Gülfer Akkaya
akkayagulfer@gmail.com

Ücretli bir işte çalışarak hayatını kazananların tek sorunu insanca yaşamayı sağlayacak ücrete ulaşabilmek değil. On yıllarca çalışan milyonlarca emekçinin ana sorunu düşük emeklilik ücretlerine mahkûm edilmek.

Özellikle emekli kadınlar için sorun daha büyük. Kadın işçilerin önemli kısmı çalışırken erkek işçilerle eşit ücret alamaz. Sırf kadın oldukları için yapılır bu ayrımcılık. Kadın işçiler kadın oldukları için düşük ücret aldıklarından, emeklilik primleri de düşük ödenir. Bu nedenle emeklilik maaşları erkeklerden düşüktür.

Kapitalist sistemde emeklilerin fazlalık ve ekonomik yük olarak görülmesi nihayet dünyada yaygın bir sorun halini aldı.

Türkiye, Arjantin gibi ekonomisi son derece bozuk, pahalılıktan insanların nefes alamayıp illallah ettiği ülkelerde emeklilerin de daha zor şartlarda yaşamak durumunda oldukları acı bir gerçek.

Zengin ülkelerin emeklileri de yoksul

Kapitalist sistemin yürütücüleri arasında yer alan Avrupa’nın güçlü ülkelerinde de emeklilerin gelirlerinin yeterli olmadığı, geçim derdi yaşadıkları sır değil. Emeklilerin seslerini yükselttiklerini, somut talep halinde iktidarların önüne getirdiklerini biliyoruz.

Sosyal devletin olduğu Almanya, İsviçre gibi zengin ülkelerin en fakir grubunu oluşturanlar arasında yer alıyor emekliler. Hal böyleyken Avrupa’da emeklilik yaşı 70’e çıkarılsın tartışmaları yapılıyor; bu tartışmalar bu yoksullaştırma politikalarından ayrı görülmemeli. Emeklilik yaşının 70’e çıkarılması, emeklilikte kazanılan hakların tırpanlanması, ücretlerin düşürülmesi Avrupa’nın mevcut sosyal devlet anlayışını masaya yatırmayı gerektiriyor.

Kimi Avrupa ülkeleri emeklilerin haklarını gasp etmekte ısrarlı davrandıkları gibi eviçi bakım emeği (özellikle çocukların bakımı) ve ev işlerinin ağırlıkta ücretsiz kadın emeği üzerinden çözülmesi konusunda da aynı ısrarı sürmekte. Kadınların ev işlerinde ve bakım işlerinde harcadığı zaman erkeklerden çok daha fazla. Her şeyi satın alabilen paradan bile daha değerli olan şey zaman. Kadınlar ev işleri ve bakım emeği ile kendilerinden çalınan zamana sahip olabilmek ve kendileri için harcamak için erkeklerin ve devletin ev işleri konusunda kolları sıvamalarını talep etmekte. Erkeklerden ev işlerinde daha çok zaman harcamalarını isterken, devletten de toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten politikaları uygulamasını talep etmekte. Yanı sıra sermayenin payına düşen sorumluluğu üstlenmesini istemekte.

Çünkü kadınlar biliyor ki devletin, sermayenin, erkeklerin kendilerini sıyırdıkları hizmet alanları kadınların omuzlarına yüklenmekte.

Emekli Meclisleri Sendikası – Fotoğraf: Anka

Emeklilikte cinsiyet ayrımı yapılmadan maaşlar eşitlenmeli

Emekli ücretlerinin AKP eliyle pula döndürüldüğü, asgari ücretin çok çok altında sınırlara indirildiği ve kök mök ücret denerek emekli ücretlerinin iyice eritildiği şu sıralarda, tüm bunlara neden olan ekonomi politikalarının sahipleri tarafından, bir iki bin liralık seyyanen zam için bakan Şimşek, elinde hesap makinası haftalardır mesai harcıyor!

Sermayeye “Yürü be, sana tüm yollar açık” diyen AKP iktidarı, sıra işçinin, emeklinin maaşına gelince “dayanın, kemer sıkın” demekten çekinmiyor. AKP iktidarı döneminde sermaye daha önceki hiçbir iktidarda yapmadığı kârı yaptı. Zenginlerin sayısı arttıkça arttı ama emekliler aylık bağlanma oranları başta olmak üzere, oynanan sosyal güvenlik politikalarının kurbanları oldu. Böylece ya yapılmayan ya da alavere dalavere ile yapılan zamlar nedeniyle yoksullaştırıldıkça yoksullaştırıldı. Böylelikle asgari ücret üzerinde olan emekli maaşları bu oyun ve hileler sonunda artık asgari ücretin çok altına indirildi.

Durum sadece bununla sınırlı değil, emekli ücretleri taban ücretlere doğru çekildiği gibi cinsiyetler arası eşitsizlik de yeterince dillendirilmese de emeklilik maaşlarının eşitsizliğinin nedenleri arasında. Geldiğimiz aşamada bu konularla ilgili talepler ve somut öneriler üretilip acilen gerekli adımlar atılmalı.

Emeklilere 13. Maaş

İsviçre’de emeklilerin yoksulluğu ana sorunlardan biri ve İsviçreliler bu konuda emeklilere 13. maaş ödenmesi için 3 Mart’ta sonuçlanacak halk oylamasına gidiyor.

Türkiye’de durum çok vahim. Öncelikle emeklilerin maaşlarının gerçekten düzeltilmiş olması için önceden olduğu gibi asgari ücretin üstünde olmasını sağlamak gerekiyor.

Emeklilerden ilaç alınırken kesilen yüzde onluk katkı payının iptal edilmesi de emekli maaşlarını güçlendirecek bir diğer adım olacak.

Bunlar yapıldıktan sonra düzenli bir katkı olarak onlarca yıl çalışan emeklilere hayatın en zor dönemi olan yaşlılığı daha rahat geçirmeleri için 13. maaş bağlanması pekâlâ adil ve hakkaniyetli olacaktır. Çalışarak ömür tüketiyoruz, dahası var mı?

Ana fotoğraf: Osmancık Haber

Paylaş:

Benzer İçerikler

23 yaşını kutlayan AKP zayıflarken feminizm güçlenmeye devam ediyor. Geleceğini, hayatını, kimliğini, benliğini sahiplenen kadınlar oldukça, kadınlar feminizme ihtiyaç duydukça bu dava sürecek. AKP bitip gidecek.
“Emek düşmanı politikaların tercih edilmesi sonucunda sadece ultra zenginlerin ve zenginlerin sayısı artmıyor, ultra yoksullar ve yoksulların sayısı da artıyor. Diğer bir deyişle onları zenginleştirmek için aktarılanlar bizden çaldıkları. Bunun herkes farkında. Sayıları her geçen gün artan yoksullar da.”
“Kelimenin tam anlamıyla nefes alamıyoruz çünkü ne hukuki ne sosyal ne toplumsal ne ekonomik açıdan dayanabilecek gücümüz kalmadı. İktidarı gönderme konusunda halk muhalefet partilerinin önünde. Muhalefet partilerinin daha güçlü muhalefet yapması için bekleyecek takat de zaman da yok. Geçinemiyoruz. Cüzdanımızda para yok ama öfke çok.”
“Biliyoruz ki zor olan bekar anne olmak değil. Bekar anneliği zorlaştıran boşanınca nafaka ödemek ve babalık görevlerinden feragat etmek dahil, erkeklerin her türlü sorumluluklarından kaçması ve devletin erkeklere mevcut kanunları uygulamayarak destek olması, üstüne sosyal devlet olmaktan kaçınması.”
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!